Bir gülün dalında umutlarım asılı,
İncitmeyin gülü duygularım saklı,
Ey sevdiğim bakarım cemalin ay,
Adını kaç defa sayıkladığımı say.
Esmesin bu gün seher yeli deli deli,
Yine ilkbahar akşamı karanlık çökmek üzere
Kardelenlerin de yaprakları kapanmak üzere
Yarına güneşi beklerler bir daha açılacaklar
Ve benim sana aşkımı bir daha anlatacaklar.
Cırcır böcekleri ötüyor karanlıkta öylesine mi?
Güzel yâr güzel yârim
Kalk gezelim sahilleri
Demir attın yüreğime
Mekân ettim yüreğini
Şahlandı mehmedim dağtaş dinlemez geri dönmem diyor
Elinde silahı sırtında kefeni çantası vatan bölünmez diyor
Atamdan aldım şehitliği bu mertebeyi kaptırmam diyor
Oda dedeleri gibi vatan için canımı cananımı veririm diyor
Ne cepheler gördü bu aziz milletim ben de gabardayim diyor
Aman dilesin dağlar düşmanlar mehmedim geliyorum diyor
Köyümüz şehir merkezine 13 km. uzaktaydı, şehre gelip gitmelerimiz çoğu zaman yürüyerek olurdu. Her ne kadar ulaşıma traktörler katılsa da, oda haftada bir güne mahsustu bizim, Köyde yalnız bir Traktör vardı. Biz çocuklar, Pazartesi gününü iple çekerdik, Birde dualar ederdik ki inşallah Büyüklerden biri Traktörün kellesine bizi oturtturur.Ama nerde o insaf kimi Büyükler Traktörün kelle dediğimiz çekicinin kanat tarafına oturur altında birde minder yerleştirir deymeyin keyiflerine.
Biz çocuklarda Römorkta yan kapaklar, demirin üstünde otururduk, Köy yolları bakımsız kasis ve engebelerle doluydu zıplaya zıplaya, Şehre gidene kadar deyim yerindeyse popumuzun kemikleri kırılırdı. O gün Şehre gidip geldikten sonra yemin ederdik bir daha Traktöre binmeyeceğiz diye.
Bu yeminimiz sadece Pazartesi gününe kadardı tekrar Traktörün kellesine oturmak için can atardık.
Yine bir gün Büyük Babamla birlikte Şehre gidecektik ki sabaha karşı saat beş sularıydı derin uykudan, Babaannemin sesiyle uyandım.
-Evladım,oğlum, diyerek beni uyandırdı
Eski sevdalıların Aşkları dilere destan olmuş
Daha sonraki Sevenlere ilham verirmiş
Sevdanın kutsallığı ve aşkların yüceliğini
Bizler onlardan öğrendik
Onlar birbirini severken evliliği düşünmediler
Göz göze gelmeleri bile onlar için bir ömürdü
Yaşları sekiz ve dokuz civarında çocuklar, okul bahçesinde futbol.oynuyordu
Kimi pas istiyor, kimi kaçırdığı gol için arkadaşına kızıyordu. Yaşça büyük olanlarda diğer miniklere hep bağırıyordu. Belli ki bir taraf üstün, karşı kaleye İse goller yağıyordu. Galip taraf sevinç içersinde maçın sonunu sabırsızlıkla bekliyordu. Artık ortada ne iddia varsa bilemiyorum. Ama bu kadar hırsla oynanan oyun bir iddianın var olduğu gösteriyordu. İnsanın o an çocuk olası geliyordu. Hem de yenilen tarafta oynamak istercesine.
Gideceğim yeri çoktan unutmuştum. Dalmıştım çocukların maçına, bedavadan maç izliyordum.Gişe kuyruğu yok, bilet parası da yoktu. Doyunca futbol ziyafeti içerisindeydim. Bazen karşı tarafa gelen topa, oyuncunun yerindeymiş gibi ayaklarımı sağa sola sallıyordum.
Maçın heyecanına kendimi o kadar kaptırmıştım ki, olmadık yerde bağırıyordum. Bazen de galip taraftan bir iki çocuk, bana doğru geliyordu.
Yaş dolmuş gözlerine dökülmesin
Ak gerdana siyah inciler dizilmesin
Ölüm var ecel seni götürmesin
Benden başkasına yar olmayasın
Sana varmaya yollar uzanmasın
Geçti baharım kalmadı yazım,
Kaderimi ne okur nede yazarım,
Ne ney kaldı nede bir neyzen,
Şarkılar anlamsız ruhumda hazan.
Hayatın baharında bir gülüm
Dostlara deste deste sümbülüm
Ecel kapımda ben mahkûmum
Söyleyin sevenlerime gülemedim
Ne gül kokladım nede bir filiz
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!