Birkaç asır daha yaşamazdım da,
Birkaç günüm daha mutlu geçerdi,
Gerek kalmazdı böyle ayrılmaya,
Görmeseydik keşke birbirimizi.
Bakmazdın sen Arş-ı âlâ'dan bana,
Gecenin karanlığında,
Bu çetin ayazda böyle,
Bütün kemiklerim sızlarken,
Sesin çok yakın bana, neden?
Gözlerime bak kardelen,
Neden bakışların çok uzak?
Bitmiş dürüstlük, gurur olmuş salıncak!
Silah çocukların elinde oyuncak,
Biz ki cenazeyi kaçıran o kuşak,
Tüm bunlarla terbiye oluruz ancak.
Kabahatli arıyorsan, hiç arama!
Adımladım topraklarını,
Gördüm güzel yüzünü,
Yazını kaçırdım evet,
Yine de tattım güzünü,
Bir tarafında nefti ağaçlar,
Diğer yanını döver dalgalar,
Ahu sen en nadide eser kalpte,
Toz tutmaz, kir tutmaz, öyle kalırsın.
Hani neredesin gençlik çağı?
Görmedim, gören varsa söylesin,
Nerede büyük aşklar ve o kadın!
Yoksa o mu sildi semadan,
Işıl ışıl yıldızlarımı...
Refakatçi bir sandalyede,
Yarım yamalak bir uyku,
Zaman ağır işler burada,
Susar hastane duvarları.
Gece çökünce susar dünya,
Bir hayalet ıslık çalar,
Bir hayalet kapımda,
Bir tanesi ağıt yakar,
Birisi hapis canımda.
Dirisi hafif bazı șeyin,
Dün gece misafir oldun rüyama,
Bildim ki mutluluk seninle yürür,
Hayalin dokunsa yanaklarıma,
Kederim omuzlarımdan dökülür.
Dün gece seven haline rastladım,
Genç yaşta ağarır işte saçların,
Sen tazelik mi gördün ki ihtiyar,
Kahır çektin, dert çektin, keder çektin,
Sen aydınlık mı gördün ki ihtiyar.
Stres sorun eksik olmaz başından,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!