Ali Tekmil Şiirleri - Şair Ali Tekmil

süsler içinde bir sabahtı oradaydınız

yitirdim süt dişlerimi göğsünüzde

ne çok kumsaldınız öyle izinsiz gezinmeye

• Pazara pikniğimiz var: Bizim keloğlan çarşambadan çağrılı.

• Kimin nesi; bu bayıltan beni: Kafamın orta yerine tek taş? Pazarı dönmeden tuş!


• Fünyesi de gözlerinde fıldır fıldır dönüyor.

• Uç uca iki yaşam. Acı ve ağrı ayracı. İhanetini birleştiriyor.

• Dört yanı da körlük. Kimse onu göremiyor. Saparnası solmuş. Sarılamıyor.

• İşte burası budak. Gözümüzü sakınacağız.

kölenin saçları kır ve çokça har
denizleri üçer üçer çıkıyor
şaha karşı tek kırma
çağın adı bombahar

seni gidi ağır alim antagonizma

Sevgilim
neden tan yerine aykaranlık perdeleri çekersin
göz güzü görmüyorken dillerinin turnasına tutunup
kırık- dökük bir kanatla koca göğü haklamadım mı?

Haydi söyle

Kış kurası ayaz bölüğündeyim
Ne sözlerim kelebek
Ne ellerimde gelincik sepeti
Sözün doğrusu sevgilim:
Bütün menzillerim kaymakta
Bütün hedeflerim nanik yapıyor tetiğime.

krater dudaklım
mağma ağızlım
gene mi akşamıma
e- posta yerine
yanardağlarını yolladın
tutuştum düşüncemin düş düğümünden

ay değil batan gecede
kör mayına çarpan gözlerin
ne karayel ne poyraz
ak kağıttan yelkenliyle
şiirin dümen suyunda
arkalardaydım

Dokuz kusurlu hareketten öbürüdür: Ay ışığına pala sallamak. Yine de yakıştığı bileğe de yakışıyordur…da… kovboyun boynu kıldan incedir. Bundan olacak, her deneyde kılıç bir taraf, şuncağızın inceleri bir taraf…

Hakem öttürür: Penaltıya patikadan gidilecektir… gidilir.

Ali Tekmil / 14.01.2008

Nereden kaynar bu çağın Siyu? Irak yakın kaleleri alıp altına kapik/ al deryasına doldurur!

Bıçağın koynunda durdum, dururum: Yazgı diye sürülmüştür; binlerce bilirim. Akış/ kandır; derin- sıcak, hep içimize… Çıkışta dua olur hep; geleceğimiz ellerimizdedir, salt yazılı…

Cep- yaşam bu; kasa- vicdan. Yer yağından fil çeker gibi Dolar. O bezlerinizi sağlam saklayın, sıkı sarın, tez kapatın, altına prepandik oyunlar ayarlayın. Onlara on beş- yirmi çağırın, biner biner bölüşsünler…