Uğurlamak istemezdim, ancak gelmeliydim
Yoksa vedalaşmadan mı gidecektin
Tek taraflı aşkın kanunudur bu
Biri ötekini üzer, öteki birine meftun
Kaçınılmaz olan, kaybedene kadar
Yırtık bir fotoğrafta saklıdır kader
Sevginin elinde olmadığını öğrendim.
Yağmur gibi ansızın geldiğini,
Ya dalgalar olup yıktığını
Ya çiçek olup açtığını
Kalbi çözemedim
Ama yargılamadım
Karanlık korkularım donuyor
Bir papatyanın saçlarında
Gülümse diyorum, gülüyorum kendime
Oğlum diyorum, gülecekler haline
Ex oriente lux
Gün ışıldıyor
Doğum sancısı yeryüzünün
Yeşilleri kurutan,
Yalancı bir bahardan arda kalan
Üşüten bir meltem dudağında
Dün gece, oturuyordun yatağında
Boynun büküktü, ve ağlamaklı
Dün gece,işte burada
Şu divanın üzerinde
Bir kez daha,
Yüreğimi bağladın avuçlarına
Sılada yabancı kokular tütüyor.
Bu koku, baştan çıkarıcı, kışkırtıcı
Sılada gurbet kokusu
Yanımda aşkın hatırası
Soğuk geçerdi mevsimler
Dağlarıma yine kar düştü
Yüreğime yeni yar düştü
Soğuğuna dayanırım da
Sineme Ah acılar düştü
Suların soğuk göz göz idi
Gözlerimi kapattığımda,
Islak rüyalar arasında....
Bir keman sesi kulaklarımda
Bir kadının sırılsıklam dili
En derin rüyaların dehlizi
Sırılsıklam bir aşk hikayesi
Grilere boya hayatımı,
Dağlarım sen ol başı dumanlı,
Yeşile batır fırçanı,
Gözlerinde kaybolsun ağaçlar
Sen orman ol,
Ben, sen de kaybolayım,
Bir zamanlar gaybana geceler vardı,
İçer sevdiğimizi düşlerdik,
Daha lisedeydik,
Şimdi aklıma geldi,
O şarkıda içip,
Parklarda sevdiğini düşünen gençler var mıdır hala?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!