Ali Lidar Şiirleri - Şair Ali Lidar

Ali Lidar

263.
Herkesin herkese sustuğu anlar olur. Ve bu bazı insanlara iyi gelir. Annesi babası durmadan kavga eden bütün çocuklar ne demek istediğimi çok iyi bilir.

Niye büyüdükçe daha çok hata yapıyoruz? Büyümeye tepki mi bu? Oysa her geçen gün daha çok öğreniyoruz lafta. Öğrendikçe de daha çok hata yapıyoruz. Ne öğrendik o zaman bu işten. Cidden, bana bir harf daha öğretenin ağzını burnunu kırarım diye bağırmak istiyorum. Hatalarımızla birlikte pişmanlıklarımız da artıyor. Keşke biri beni beş yaşıma geri götürüp orada boğsa!

Yanlış olduğunu bile bile, köpek gibi pişman olacağını bile bile söyleyeceğini söylüyor insan. Tek bir laf dünyasını başına yıkabiliyor. Ve bunu bile bile söylüyor yine de söyleyeceğini. Çocuk gibi. Hani büyümüştük lan! Büyüdüğümüz falan yok, yıllanıyor ve çürüyoruz o kadar.

Devamını Oku
Ali Lidar

264.
Bazen tek bir gece saçmalar insan. Sonra da kalan bütün gecelerini o geceyle hesaplaşarak geçirir… Uykusuz, pişman, mahçup ve çaresiz…

Devamını Oku
Ali Lidar

265.
Akşam Fenerbahçe’nin maçını izledim. Şampiyon oldu diye bağıra çağıra şarkı söyleyip alkışladım. Yetmedi sokağa çıkıp şampiyon fener diye bağırarak koştum. Üstelik diş ağrısından ölüyordum. Üstelik Fenerbahçeli de değilim. Üstelik Fenerbahçeden nefret ederim. Üstelik kafamdaki etlerin büyüdüğünü öğrendim. Üstelik sevdiğim kadın benden çok uzakta. Üstelik uyuyamıyorum. Üstelik kendimi bir pet shop’a bırakıp kaçmak istiyorum… Ama ben çılgın gibi gülerek fener fener diye bağırdım dakikalarca… Bir adamın hayatının boka sarması tam olarak böyle bir şey herhalde. Sevinecek hiçbir şey bulamayınca etrafında başkalarının sevinçlerini kıskanıp onları taklit etmek!

Devamını Oku
Ali Lidar

266.
Michel Foucault, “Neden her kişi kendi hayatını bir sanat yapıtına dönüştürmesin? Neden şu ev ya da lamba bir sanat yapıtı olsun da benim hayatım olmasın? ” diye sorar bir yerlerde. İyi ya da kötü yaşam değildir tabi kastettiği. Rezil bir yaşam da sürseniz bunu bir sanat eseri haline getirebilirsiniz, yeter ki rezilliğiniz size has, sadece sizin becerebileceğiniz türden bir rezillik olsun.

Aynı Michel Foucault,”Bugünlerde amacımız ne olduğumuzu keşfetmek değil, ne olmuş isek onu reddetmek olmalı.” diyerek de reddin ve inkarın (buradaki inkar düz inkar değil tabi, bir tür ontolojik inkar) insanın asıl gerçeği kavrayabilmek için tek seçeneği olduğunu söyler.

Ve yine sevgili Michel Foucault, “Bir yerde herkes birbirine benziyorsa; orada kimse yok demektir.” şeklindeki muazzam tespitiyle hepimizin ağzına sıçar ve gülümseyerek çekilir. Kurban olduğumun keli, sağ olsaydın da ikişer duble rakı içseydik seninle, beni bir tek sen anlardın be Foucault…

Devamını Oku
Ali Lidar

267.
Herkes gider
Ne?
Bilmiyor muydun sanki
Sevgili kalbim!
Neden hala apartman boşluğunun

Devamını Oku
Ali Lidar

268.
Susmak mesele değil. Susar insan. Başka çaresi yoksa susar. Haksız olduğu için susar bazen, bazen de haksızlık karşısında susar. Çok konuşmuştur vaktinde o yüzden susar. Ya da hep susmuştur, üşeniyordur konuşmaya o yüzden susar. Susmak mesele değil. Ama söyleyeceği şeyler içinden boğazına kadar yükselmişse, istediği için değil mecbur kaldığı için susuyorsa o zaman susmak ızdırapların en büyüğü olur. Diline kadar gelen ve dışarı çıkamayan söz, en acı zehir gibi ruhunu yavaş yavaş çürütür…

Devamını Oku
Ali Lidar

269.
Düşün.. Hiçbir yere sığamamış ve sikik bir parka sığınmışsın. Üç tane sigaran ve bir kutu biran kalmış. Bakkallar kapalı. En yakın benzin istasyonu ebesinin amında. Üstelik orada da sigara var ama içki satılmıyor. Ne yaparsın? Normal insansan yatar uyursun. Biraz sıkıntılıysan eve gidip çay falan koyarsın. Ama kafayı yemiş bir ruh hastasıysan önce sigaraları ikiye bölüp altı tane sigaran varmış gibi, biranın yarısını da boş bira kutusuna döküp iki tane biran varmış gibi düşünüp, bunu yaklaşık on dakika düşünüp kendini iyice inandırırsın ve bu esnada da Ferdi dinlersin. Evet evet, Ferdi şart…

Devamını Oku
Ali Lidar

27.
Kadıköylü bir şairin dediği gibi: Umutsuz bile değilim..

Devamını Oku
Ali Lidar

270.
Ben herhangi bir şeyi asla yapmam demek kadar aptalca bir şey yok. Bir an, tek bir an gelir, biri çıkar karşına, inandığın, güvendiğin ne varsa hepsinin iki dakikada ağzına sıçar, kendisini yerin dibine sokar seni de aşağılık bir sürüngen haline getirir. Ve bütün bunlar tek bir anda olabilir. İnsan değil miyiz amına koyim en iyimiz yerin dibine batsın!

Devamını Oku
Ali Lidar

271.
Müptezelim müptezelsin müptezeliz
Ah!

Devamını Oku