sen dün gece çıkmadın karşıma
vardın daha önceleri
yaşamıştım seni
aldanıyor muyum sence
aldanış
farkında mısın
şu can sıkıntısı epeydir var sende
ikili bir kirazın biri yok da ondan sanırım
böyle ciddiyetini koruman da
hep bir cenaze töreninde gibi
tuhaf bir alışkanlık olmuş
ben ona
o da bana bakar dururuz
av avcı gibi tıpkı
öğlen vakti
akşam üstü
bir taşın altında gizliyse
ilişkin olan
bakacaksınız kaldırıp
gizliye
faltaşı gibi açılmış gözlerle
sunacaksınız sevdiğinize
kanayacak
sokakları gömecek
yerim kalmadı
bir nefese sığdı gönlüm
ömrüm
tepenin ardı düzlük
değil
biz öyle istedik
güneş ağlar mı hiç
resmettik öyle sadece
anlamsız sanılan köpüğe
yakınken birden uzak oluyor
dokunmaya kalkışırken şarkılar
söylenirken anlarsın ki eksik
yaklaşıp koklayınca solgun
bu değil dersin ihtilâl sararmış
dik direnmelere titredi gaz lâmbası
doğrulamak için varoluşunu
ışığa bırakmışsın usulca bakışlarını
dağların çağrısını duyuyorum
siirlerinizi okumaya yeni basladim; ama gercekten cok mutevazisiniz :))) bunlar gercekten cok guzel siirler :))) sizin dediginiz gibi degil yani...
artik ben de takipciniz olacagim :)))
fanclub'a alin beni :)))