Göl kenarındaki karın
ve suyun üzerine doğan zerrecikleri
ışığın,
ki bir gün daha doğuyor;
ne güzelsiniz.
Oynamak istiyorum yakantop,
Su yer-kulesi yüksekten akıyordu
Gün bilmez-ışıltısında, dağların zirvesi-karanlığı özütü
Envai çiçeklerin ve gür ormanların gölgesinde yükseliyordu
Dağların da ötesine, zirvesindeki kar tabakasını
Katarak kendi hortumuna, sanki gökteki deliği kendi açarak! ...
Bir çam ağacı vardı eteklerde ve kar yukardaydı, dağda;
Küp şeklindeydiler:
İki taneydi;
Sabah sabah …
(Ardışıktı, ama)
.. Şeker eridi,
Arabada giderken
acayip bir kız izi bıraktı.
Yaya baktı, düşünceliydi.
Sonra birden güldü
kahkahalarla sanki.
Kanayan sorunu beline sar:
Bükük belin şu an.Kendini kendine yap
Ve böyle mutfaktaki tencereyi yudumla;
Karıştır, teflonu zehirle,
Kendin ile.
Başladı hemen yansıyan dört kafadardan,
Tırmanmaya doruklarına karlı dağın!
Çanakkale yollarından doruğuna çıktı bir katrede dağın! ..
Ve zümrüt yeşil ve ağaçlar sapan birer!
Taşıdığı oturağı elinde orada kurdu, ona oturdu
Başında var tacı...
BİR OYUNDAYIZ
YARATICISI OLDUĞU KORKULARININ,
NASIL BİR OYUNDUR Kİ BU
BULABİLİYOR YER SEVGİMİZDE KENDİNE.
ÖYLE SEVİYORUZ Kİ
yeni tanımaya başladığım bi kimlik.. şiir başlıklarını ilginç buluyorum. konular da öyle.. edebi yorum yapmak istemiycem bi şair gibi geldi şimdilik bana. çünki edebi olmak amacıyla yazmıyor sanki.. derdi içini dökmek, derdi bilgileri ve ideallerini paylaşmak gibi geldi.. eh.. şimdilik bu kadar.. se ...
KARMAŞANIN ŞAİRİNE;
Yaşam pek çok farklı gibi görünen alanıyla bile birbiriyle ilintilidir. Senin pek çok farklı ürününde (şiir ve deneme yazılarında) bu bakışı kavrayabilen bir yerden ele aldığın, konuları böylesi bir mercekten bakarak gözden geçirdiğin, olguları birbirine katıp sonra yenid ...