Hani
Geçti gönül vakti konma dalıma
Aldanma kokuma kanma alıma
Şimdi hazan bağvan ağlar halıma
Hani
Yıksam diyorum şu âlemi
Kırsam diyorum şu kalemi
Sorularıma bir cevap yok
Bu dünya düzeni böylemi
Ha sabır
Boşuna tükettik ömrü
Bitmez sırtımızda sömrü
Parmaklar eritti demri
Hasret gönül
yakmış ateşini oturmuş başa
kendi alevine olmuş temaşa
yanıp yakılma ne bu hiddet gönül
köz köz ciğerimi kavurmaya mı
Hasretin vursun gitsin
Bir habere bir selama hasretim
Yaban elde imiş nasip kısmetim
Hayli zaman oldu yârim ayrılık
-Gurbetle yollarımı kesemedim
Hasreti yüreğimde gül sevgili
Ayda yüzünü aradım sarhoşça
Yıldızımı buldum diye bomboşça
Ah sensiz vakitler geçmiyor hoşça
Ey hasreti yüreğimde gül sevgili
Hatırıma düştü
haber salın şu Ağrının yücesinde kara buza
varıp otak kuracağım karlar erimeden yaza
ceylanları sekiyor mu kekikleri kokuyor mu
torunlar acemler varıp çadırları kuruyor mu
Hava nasıl sizin oralarda
Bulutlar gözünü karartmış
Sarıp sarmalamış yeri göğü
Yıldırım düştü ormana
Bir ağaç öldü
Hayat bana borçlusun
gelişimdeymiş vefalı bir yokluk
beraber büyüyüp serpildik
ben şikayet etmedim oda terketmedi
ikimizde eksiktik
O gerçek bir şair. Aşkı tüm sadeliğiyle anlatan. Halktan biri... Bizden biri...
Ahmet Coşkun...
Onu tanıyalı bir kaç yıl oldu, ama onunla geç tanışmanın üzüntüsünü hep yaşadım... Benim onuncu kardeşim... Allah yüreğini salim etsin... onu çok sevdim ve seviyorum... Yaşayan en önemli şairlerden biridir..