Bilinçte Üst Ast İlişkisi
Üst bilinç mi alt bilinci kullanır, alt bilinç mi üst bilinci; yoksa ikisi paralel mi çalışır?
Fare ile bilim adamı hikayesinde; bilim adamı, fareyi bir düğmeye basması için eğitirken ona ödül olarak peynir verir. Farenin hedefi peynire ulaşmak, bilim adamı ise farenin bilincini komutla yönetmek için çalışır. Fare açısından; fare bilim adamını eğitmiştir kendisine peynir vermesi için! Bilim adamı açısından ise fare eğitilmiştir düğmeye basması için…
Bir yudum insan
Altı günlük Dünya'da o bir yudum insandı
Dört günlük yolu sonsuza uzandı.
Her Mevsim başka hale büründü
Zamanın tezgahında işlendi, kırpıldı;
Aşk Cem Cima Cinsellik
“Gelin tanış olalım
İşi kolay kılalım
Sevelim sevilelim
Dünya kimseye kalmaz.” Yunus Emre
Anlamak
Anlamak için önce dinlemeli diyoruz da; dinlemek de sabır işi.
İlim nedir? Sorusunu mürşidine soran talebesi, yıllar sonra “İlim sabırdır” cevabını alınca; sormuş.
-Neden ilk sorduğumda değil de, yıllar sonra cevap verdiniz?
Mürşidi,
İkizim ölü doğmuş, çok küçüktüm bilemem...
İhlası öğrettin, Allah’a sığınmayı senden öğrendim.
Bıkmadan hizmet ederdin, kendi zevklerin yokmuydu.
Nasıl unuturum hastalandım, sırtında taşıdın.
Zor günler,sıkıntılar geçti; hepsi bitti...
Fahişe
İbret ile bak Alem’e!
Bir gün fevkalade bir olay oldu!
Adam, öylesine dolaşırken;
Dila Ra
Seyrinde şimdi Ra,
Gözün aydı, gülsün yüzün;
Gönlümü çelen DilaRa.
Din/Siz/Siniz
Din sizsiniz, ya da dinsizsiniz! Ya da din siz değil iseniz dinsizsiniz! Yani dini kendi algısıyla değil de başkasının algısıyla yaşayan aslında dinsiz sayılır. Bizzat kendi algısını yaşayan ise asıl dinlidir! Bunu açacağım. İman başka, din başka; önce onu anlayalım. Farklı dinlerde olanların aynı Tanrıya inanması bilinen bir durum değil mi? Hatta birbirlerinin dinlerini kabul etmezler ve din mezhep kavgasına tutuşurlar bu nedenle ama aralarında inanç kavgası pek olmaz. İnanç kişinin özelidir çünkü! İnancın kavgası olmaz, olamaz! Bakınız Yunus ne der; “İlim kendin bilmektir! ” Yani hem kendini bileceksin hem kendin bileceksin başkasının ağzıyla kendini bilmeyeceksin! İnsanı en iyi kendi bilir, kimse kimseyi kendisi kadar bilemez! O halde kendini bilenler için kendi dinleri vardır. Yani kendini bilenler “Din sizsiniz” kapsamındadır! Yani din onun ta kendisidir! Din onunla vardır. O yoksa din de kalmaz! Ben yoksam dinim de olmaz imanım da. Hepsi benimle var, benimle açığa çıkar çünkü! Yani başkası ile açığa çıkanı ben içselleştirdiğimde benim olur, içselleşmediğinde taklit kalır. Tahkiki (hakiki) iman, taklidi iman gibi. O halde bizzat “Ben” kapsamında olmayan hiç bir şeyin bana bir faydası olamaz! Yani algılamadıklarımın var olmasının benim açımdan manası da olmaz! Algıladığımda işlemeye başlar o manalar benim açımdan!
Muhyiddin İbn-i Arabi “Arif için din yoktur” derken aslında arif için hariçte din yoktur, arifin dini kendi içindedir! Yani arif dinsiz değildir, arif “Din siz siniz” kapsamındadır. Arifin kendi bizzat dindir! Din dendiğinde kutsal kitaplar akla geliyor değil mi? Oysa kutsal kitaplara dayalı olmayan dinler de var idi! Hala bu kapsamda öğretiler var! Öğretri de kutsanınca olur bir çeşit din! Hatta bazıları söylerdi “Dinsizlerin dini, dini inkardır! ” diye! Bakın dini inkar bile din kapsamında görülebilir! Yani din başka, iman başka. Bakınız Kâfirûn suresi nasıl biter! “Sizin dininiz size, benim dinim de banadır! ”
kuran.diyanet.gov.tr/Kuran.aspx#109:6
Çekim Yasası
Evrendeki tüm varlıklar, potansiyellerine, yazılımlarına yani ruhlarına göre çekime tabidir! Bunu fizikte “Kütle çekim” olarak biliriz! Benzer şekilde tüm ruhlu varlıklar, evrenden çeker; tüm canlı ve cansız varlıkların ruhu yani yazılımı vardır! Şuurlu varlıklar mesela insan bilinçle çekim yapar, diğerleri doğal olarak yazılımlarına yani ruhlarının potansiyeline göre çekim yapar! “Adem’e meleklerin itaati” buna işarettir! Yani şuurlu çekim, şuursuz olan soyut-somut şeyleri kendine çeker! Bunu kendi gelişiminde kullanır!
Bakınız evren, inancı ödüllendiriyor! Kişi inançlı olduğunda başardığı şeyin "İyi-kötü" olmasının evren için bir farkı yok! Hayır da şer de tercihe göreceli! İnanan kişiler, kendilerini en başa oturtarak bir sistem kurduğunda başarıyor ve diğerleri onu destekleyerek veya protesto ederek daha da yükseltecektir. "Çekim yasası", inanca bakar!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!