Aşk
Yalnızlığı unutmaktır
Her ayrılık tekrar hatırlatır
Giden
Mumları söndürür de gider
Yedi aile değil yiyip bitiren
Bu koca dünyayı
Dünya
Küçük balığa büyük balıklık yapanlar yüzünden böyle
Her şey ateş pahası
Küçücük mutluluklar bile
Kendimi iyi mi hissettim biraz
Bir günün bir saatinin birkaç saniyesinde
Akrebi hemen sokuyor
Kovuluyor yel başımdaki kavaklardan
Ömrümüzün etli sulu yeri çocukluğumuz
Türlü türlü tatlarda
Leziz mi leziz
Gerisi acı bir kabuk
Körelmiş meyve bıçağımızla
Soyup da atamadığımız
Niye mi ağlıyormuş
Vahşi doğadan gelmiş
Kayasız dağlardan
Ağaçsız ormanlardan
Dalgasız okyanustan
Düğmeleriyle oynarım gözlerimin
Dört mevsim boyunca
Ağustos kırıldı mı ortasından
Eylül baş verdi mi
En berrak görüntüyü alırım
Limonata gibi yudumlarım nefesimi
Anam
En yüklü en ağır
En kapanmayan bavulum
Uzun bir dizeyi susuyorum
Bir köpek havlıyor gece vakti sokakta
Zaman
Bu buz gibi boşlukta
Hiç örtünemediğim yorgan
Annaneme sarılmak istesem
Küçük kollarımla
Bugün yüzerken babamın ellerini hatırladım,
Kolları bir kayığın iskelesi ve sancağı idi
Pruvasıydı iki elinin bir tersi
Ben de öyle yüzmeye başladım
Babam gibi
Suya yaşını
Havaya nefesini terini
Toprağa etini
Tarihe ömrünü
Bu girdap
Bir gurme
kısa ve öz