çocukluğum
her geçen gün
bir gün daha uzağım senden
içimde senden kalma bir boşluk var
kulaklarımda unutulmuş seslerden yankılar
Bütün dünya benim evim mi?
O zaman niçin ben
kaldırımda çizgilere basmadan yürür gibi
yürüyorum dünyamın üzerinde?
Bazı günler
bir mahsunluk bükerdi boynunu
Suskunluğu ile katılırdı
neşeli muhabbetlere
Duvardaki bir çatlağa dalardı
giderdi aramızdan
Upuzun günlerinizde
Gelirsem aklınıza eğer
Sadece bir an için
Biliniz ki o zaman
Birbirimizi düşünüyoruzdur
tek bir vücuttur halk
fakir hastanelerinde
tek bir yüreği dinler doktorlar
stetoskoplarını gezdirip
ovalar gibi geniş göğüslerde
Ben gidiyorum
Sen sokaklarını daraltmaya devam et
Ne kadar susarsan sus
Yine senin sesindir
Yüksek tavanlardaki yankılar
Isırdı yüreğinden zamanın kara tüylü kurdu
En güçlü atışına saplayarak dişlerini
Dağ yollarında ansızın karanlık bastırdı
Gözlerini yaşlarının kara bulutları sardı
Kaybettiğin göklerin boşluğuna karıştı
Çorbanın kasede bitmesi gibi biter
Elinde kaşığın
Doymamış açlığınla başbaşa kalırsın
Kaldırsan gözlerini
kısa ve öz