Son zamanlarda,
Yeni huylar edindim
İyiden iyiye; bu yaşta...
Sürekli birini düşünmenin,
Söyleyememenin burukluğu.
Sana dair
Türlü düşler kurarak,
Şiir yazmaktayken her gece…
O kadarıyla kalmalıydım belki de…
Üstüme alınmalı mıyım, diye aklın gitmeliydi…
Gülümseyip geçmeliydin, sözcüklerimi harmanlarken.
Ayrılığa giden bir yolcu hüznüyle geçiyor zaman.
Dağılmış pazar yerine dönmüş hayat.
Biraz da sevmek için yaşayalım.
Huzurlu bir güne açalım kapıyı.
Mavi bir deniz kıyısı bulalım,
Biraz da güneş.
Bağıra çığıra gürültüsüyle,
Akşam oldu bu gün de…
Gülhane'de kıyıya iliştim;
Geceye hazır bulut, Güneş, Ay…
Bakmayın siz Güneşe…
Hava çelik gibi…
Toprak, bir damla suya hasret…
Kurur, çatlar...
Yağmurun yolunu gözler…
Islatsın yüzünü, nefes alsın..,
Hayat bulsun diye, cümle can …
Arkasına rüzgarı alıp,
Başka türlü nasıl sevilir bilmem...
Ben, gördüğün gibi,
Sevgi sarhoşu;
Düşlerim sen…
İç çekişlerim sen…
Özlemim sen…
Sahilde çay bahçeleri tenhalaştı artık.
Her akşam köşeye kurulan falcı,
Vedalaşmaya gelmiş bugün.
Bol köpüklü kahveler öksüz.
İşte, geldi geçiyor bir eylül daha.
Bir acı rüzgâra tutulur şimdi sonbahar
İçimde eski tanıdık sızı…
Hırpalanmış düşlerim,
Yatağıma dağılmış…
Bu kaçıncı uykusuz gece…
Gecede saatin hükmü yok.
Penceremin önünden,
Kadıköy vapurundayım...
Güverte insan seli...
Günün akşam yorgunluğuyla uyuşmuş bedenim;
Poyrazın insafına bırakmışım kendimi,
Tokat gibi iniyor yüzüme…
Nabzıma bakılırsa can çekişiyorum;
Bir akşamüstüydü;
O akşamüstü evren,
Olağanüstü renkleriyle,
Benim hislerimi resmediyordu adeta…
Her şey öyle ahenk, uyum ve denge içinde ki...
Gökyüzü, sıra dağlar, deniz, kayık…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!