yüreği ağzından firar etmiş sözlerimi gönderiyorum sana.
bu kez oku bu kez yaz bana.
gözüm selamun aleyküm nasılsın iyimisin oralar da.
ne sesin geliyor bu ara
ne sözün bir kaç satırla
ne oluruz,ne oluyor söyle bir ara aklın başından düşünce bana
otuz lira çok para,
üç bluz,otuz beş ekmek parası,
evin üç günlük aş parası.
otuz lira çok para.
otuz lira çok para,
sen hiç jilet gibi etini kesen bir bluz giydin mi..
ey atalar ulular
onda benim yarım kalmışlığım
yüzümdeki yangın
içimdeki kimsesizliği var!
ey kuytular kuyular
Duvar dibi dert dinlermiş dediler; ..
dert dedigin ne dedim dayandığım duvara..
seni bana yaslayan dedi..
beni sana ne yaslar ki dedim..
seni böyle kuvveten düşüren dedi..
beni sana düşüren yararima mi dedim..
Şimdi sana daglanmamis bir yalnizlikla geldim desem.
Sen dizlerini bana heba etsen
Ve ben seni durduğum yerde bir daha bir daha sevsem seni.
Yürüsek seninle fark etmese ne mekan ne zaman.
Sessizliğin dili konuşsa o anlarda.
Ve biz yan yana
gözlerin diyorum.
gözlerin,ne müthiş yorgunluk!
ey gövdesi aşka döşenmiş derviş,
dedim beni dünya tutuyor,
karşımda durup aklımı başımdan alsana.
başım dağılır,gönlüm genişler senin karşı duvarında.
çaylardan kuş burnunu nedense hep sevdim,
yanında biraz şiir,
bazen düz yazı,
arada hikaye,
en çokta seni sevdim hep seviyorum nedensiz.
ben şair değilim sevgilim
Öyle zarif bir gülüşe sahip ki!
Nasıl desem hani hafiften yağmur tutarda
Insan durup duruyken sevinir ya öyle bir şey
hani dokunsan bozulacak gibi
Öyle narin
öyle serçe gibi
özlemi hangi dile döksen ağlar
senin bana ağladığın kadar ağlar.
benim sana yandığım kadar yanar
kabul etmedin gitti
bu ciğerlerimizde tüten şey sevgiden kalan özlem.
şimdi ağlasan ancak içindeki külleri boğarsın
bak elinden tutarsam
sana köle olurum
sevgimden ürkersin
dizlerin de biterim
ellerine dikilirim.
seni ölümüne değil
Duygulu ve akıcı şiirlerinizi beğenerek okudum. Başarılarının devamını dilerim