İman sarıkta olsaydı,
Cübbe bir derya olurdu.
Her bir asa bir olsaydı
Her kul, bir Musa olurdu.
Tatlı tuzlu, bir olsaydı,
Aldanıp gidersin, bir sırtlan yolundan,
Yere düşen Aslanın, gider postu.
El sözüne kanıpta, yol yüreyenden,
Ne Hakk dostu olur, ne de kul dostu.
Veli Alim derviş kul, yol ayırırsa,
Ayrılık vakti geldiyse eğer,
Dünya dönse neye yarar ki?
Ölüm soluyorsa ensemizde,
Ecel gelmiş, ağıt neye yarar ki?
Kader ağı örmüşse bedenine,
Kul kula der gel gör beni,
Hakk bilmez kul neyler beni.
Ey itikat iman yolu,
İmansız kul neyler seni.
Kullarda akıl sermaye,
Nasılda inandım suyunun akışına,
Sevabımı sattım şeytanın bakışına.
Günahları attım tövbenin kapısına,
Ben buldum Allah’ı neyleyim seni dünya.
Kendini cehenneme, atan insanlar gördüm,
On iki yaşında akıl, çizer çizgiler,
Dokuzdan sonra başlar gelen o ezgiler.
İslam renk yeşil, komutan büyük sezgiler,
Devlet üstü devlet, nice devletler vardır.
Ben üstünüm diyen bilsin, üsttünlük takva,
Dünya fani bilmek gerek,
İnsan ölür çöker direk.
Ölen öldü sala verek,
Niye yaşar insan boşa.
Der ki bükülmez bu bilek,
Annemi ve babamı küçükken kaybettim,
Beni önce sen sonra devletim büyüttü.
Doyamadım Dünya’da anneme babama,
Rabbim dilerim doyarım öbür dünyada.
Ey Rabbim bana her şeyi mi veren sensin,
Onlar sana gel der, gitme onun huyuna,
Şimdilik çoban ol, gör kurdu bak koyuna.
Onlar ülke ister, kanma bu tür oyuna,
O büyük vahşete, sabret bir adım kala.
Keskin olan sirke, küpüne verir zarar,
Develer su içiyor diye, kurşun deydi,
Develer ölürken, niye boynunu eğdi.
Semudu hatırla, Salih kavmine dedi,
On bin deve katledildi, o develer neydi.
Avusturya, on bin devenin katli büyük,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!