[ 17 Eylül 1176 MİRYOKAFALON ZAFERİ’mizin Anadolu’nun ebedî Türk yurdu olmasını kesinleştiren Barış antlaşması 21 Eylül 1176 da bir Cuma günü imzalanmıştı. ISPARTA ilimizin YALVAÇ ve GELENDOST ilçelerinin dağ geçitleri ve ovalarında sürdürülen o savaşın şehitleri, olanca dirilikleriyle bugün aramızda bizim bilemeyeceğimiz bir şekilde bâzen de cismen görünerek yaşıyorlar. Buna dair binlerce menkıbe derlenebilir ki, birine bu fakir bizzat tanık olmuştur.
ULU ÇINARIN TÜRKÜSÜ o zaferin ve ölümsüz şehitlerinin anısına büyük Türk Milleti’ne armağan olsun. ]
Ne çabuk da unuttuk dünün aymazlarını,
Bindiği dalı kesen medya dilbazlarını;
Bu gün ağnet farkıyla baş tâcı yapmaktayız,
Yükselen değerlerin cüce bağnazlarını.
Kapına gelmiştim ellerim bağlı,
Odana girmeden döndüm izime.
Ahh bilsen, hasretin kendi oldum da,
Yüzünü görmeden döndüm izime!
Oyy, gülüm, gülüm!
Savruldu külüm...
Üdeba meclisinde çay keyfinin son demi,
Bahis, kamuoyunu yönlendirme yöntemi;
Tartışmaya gerek yok, ileklere sormalı,
İncir çekirdeğini doldurmayan gündemi...
* Üdeba: Edebiyatçılar.
Esmer, kumral, sarışın her biri başka fasıl;
Senirkent üzümünün pekmezi küpte nasıl?
Hele ilk göz ağrısı yıllanmış meyden beter,
Ergen kız hükmündedir aşığına muttasıl...
Şehit Şair A. Süleyman Çolpanın ölümsüz anısına
Sene otuz sekiz, mevsim Sonbahar,
Ekimin dördüydü, günlerden Salı;
Leyli zulmetini boğmadan nehar,
Cüce tekerlekli Zis-beş azmanı,
Çaldığı her minareye bir kılıf uyduran hırsız,
Suçu Müezzin’e yıkar İmam’ı kışkırtır arsız;
Abartıdan kasıt ibret, nice masum böyle suçlu,
Hele dijital isnadın Kadı’sı hepten tutarsız....
Hicrana gölgesi düşen melale,
Özlem urbasını giydirdi lale;
Sır ateşle gönül aşka uyandı...
O külhanda çiçek açtı tahammül,
Duygular şelâle, meram girdâbı,
Özleyiş su olsun, gönül de kabı,
Dertleni dertleni dönerken devran
Bahtımıza gülsün bir Âhi Evran...
Dirlik şafağında birlik demiyle
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!