(Tuğrul Öğretmenimizin Şahsından Tüm Sakatlarımıza)
Sakatlanıp, Yarım Kalmış, Ötelenir Hale Gelmiş Bir Toplumda,
Hesapta Olmayan, İnsanın İçine Sindiremese De,
Herkesin Her Olasılığın Başına Gelebilecek Olanın,
Şimdi Onun Kendisi İçin Bir Yaşam Biçimi Haline Gelmesi,
Sen görmedin değil mi?
O Filistinli yavrunun ve babanın
Sarmaşık gibi birbirine sarılıp
Duvar dibinde kurşuna dizilip ölüşünü
Bir ölümün
ben sana inci demem
sen zaten incisin
istiridye kabuğunu kıran
çatma yay kaşını
kirpiğinde kaldığım
(Yürek atımının içinde kelebekler dans ediyorken
Ressamın fırçasını eline alıp tuvalin karşısına geçip resim çizercesine akmak o ana.
Duygu sağanaklarından dökülmek, şelale ucunda her bir su damlasında
Sözlerden bal peteği örercesine o sözlerden hücre hücre birer köprü kurarak
Son hızla akıp giden bir trende bağlamak katarın terkine çağlamak şiire
Nefesleri içe içe birbirine geçer
İtiş kakış harasından boşalan aygırlar
Ah deli kısrak beyaz yelesi
Ya sen sabırsız kızıl tay
Güneş vurdukça rengin nasılda parlar
çık gel artık şu dallar arasından
saklanma yaprak yaprak hazan
savrulur bakışında yoksun zaman
gündüz yoksun gece suskun
gün ışır deniz şavkır edandan
-Dişi; Yaşamı var eden yaşamı ören büyütürken hem sevindirip hem güldüren
Geri kalmışlığın girdaplarında aklın almadığı çapsızlıklarda yaşatılan
“Bütün kötülüklerin anası günah keçisi yıkımın abidesi var ettiğini her an öldüren”(kadına toplumda biçilen rol ve konum açısından dayatılan ve kadına böylesi mantıklarla bakılmasına yol açan geçmişten günümüze kadar pompalanan egemen anlayışın yansıması) -
(Fatma altınbaş; Akşam iş dönüşü saat 20.00.21.00 sularında evine tam yaklaşmak üzere iken karşısına çıkıp yolunu kesen kocası tarafından bıçaklanarak öldürülen kadın.
Erkek yanımdan bir kez daha utandım insan yanımla yine kanadım)
hep bir ada/yım
yaşam denizinin hırçın dalgalarında
dalgalar kıyılarımdan içerime her vurduğunda
savrulur hazan yaprakları gibi her an’ım
sarsılır yılların yoksun acıları
sen gelirsin canda can hep aklıma
onulmaz zamanların sancısı büyürken
yalnızlığımın türküsünde
o bir çift bakan güzel göz
kimin için parlayacak diye düşünürüm
bir başınalıkların hazan sarısı
—Seviyorsan Güzelsindir, Hele Bir De Seviliyorsan Daha Bir Güzelsindir -
Yaşamaya değer olanlarımız ne kadar az olursa olsun şüphesiz hayat her şeye rağmen yaşamaya değer ve aşkta mantık aranmaz, aradın mı aşk olmazmış denir, belki ondandı metin için yeniden bir sevgiye yelken açmak.
Yaşadığı onca hengâmelerden sonra sığınacak bir liman saymıştı bu şehri. ulaşımı sorunsuz sakin görünümlü şehirde tutunması oldukça zorlu idi, elbet yaşam mücadelesiz kazanılmazdı, kimseye altın tepside hiçbir şey hazırda sunulmamıştı. hele bir de işçi isen..
Bir öncesizlik ve sonsuzluk gibi evrensel bağımsızlık düşündeydi. ne var ki bulunduğu yerde ise kendini yalnız hissediyor çevresinde aynı nehirden aynı denize akanları pek göremiyordu. Yinede her şeye karşın yaşamı, toplumunu, ülkesini çok seviyor, gündemin sürekli değişimi, bilincin gelişmeyip aksine bulanıklaşması canını sıkıyordu.
Işıklar içinde uyu güzel insan. Seni unutmayacağız