Geceye dair.. Şu an tamda uçuk mavi esintisi bir zaman
İlah olsan benim için hiç bir anlamın olmaz
Seni bende duyup tende yaşamadıktan sonra
Düşmedik mi birbirimizin uçurumlarına
Ne anlamı olur ki
ilk paylaşım kaynatılıyordu kazan
yeniden yeniden kanatılıyordu dünya
1900lerden 1920lere varana dek
kararıyordu gök,ağlıyordu yağmurlar
kanadı kırık kuşların göz yaşlarında
kaç zamanın kırıklarında
dayanılmaz eş olan yalnızlıklarda
daha ne kadar dayanılır bir başına
bu akşam bir hoşum dokunma
olmak var ya varlığınla yoklarda
dolanır kemirgen düşünceler
acır benliğim titrerim
sürünen yaşamlar görür duyarım
sarı tütün sıcağı sararır içim
olmuşum duman dumana
çekerim çekerim kararır içim
izini sürdüğümüz yıldız kovalamaca düşlerdi
sesini arayan bir sestik sessizliklerimizde
kendi sesinde boğulurken gerilir yaşamın teli
bentleri yıkan tabulara karşı duran bir dal ucu
ötelere akan bir bendik kuşatmalar altında
leşçi
beleşçi
hep aç
hep saldırgan
hey seni gidi
kanla beslenen
(kahve yemenden gelir Kahire’li gelinin acısı burada dinlenir..
Benim güzel ülkem gerçeğinde kaç acı duyulur dile gelir)
Başlamışsın güne ülkem türküsüyle
Kahvemiz hep acı mı içilir bu yerde
hep yürüdüğümüz
amaçlı amaçsız
bir başınalığımız
avareliğimizde
öğlen güneşi rehavetinde
iç geçen bir şekerlemede
57 yaş nedir ki
şu kısacık koşuda
var ya çocuk
bunca ömre sığdırdıkların
var ya
dilim varmıyor onlar adına
-Öfkemi Bileyen Kara Gün Ağıtlarında
Gelen Gün Aydınlık Özgürlük Adına
Düşüm Yüzer İsyanın Ak Sularında-
Sen ki bu hüzünleri verensin
Acıyan yanımın sebebisin
Işıklar içinde uyu güzel insan. Seni unutmayacağız