Melike'nin gönlü ferman dinlemiyor
özde var aşk ve sevgiden sesler
dünyanın bir köşesinde yaşasa
bir şehir ötede insanlardan
sevdası dalga gibi
vurur sevgilisinin gönlüne
asri mezarlık harika selvi korusu örtüyor
selvi ağaçları uzanan geçitler süsenler
osmanlıca kitabesi olan mezar taşları
mezarlık asırların meskeni
ölüler çok eski ölüler ahiret de
toprağa karışan bedenleri
yeşil çimenler gürleşti derede
dağ lalesi mahmur duruşlu tepede
ova,bayırlar kır çiçekleriyle
rengarenk bayram ezeliyle
akşam sefası bekler
baharın son izleri haziranı
ikimiz ayrıyız kaç ülke var
aramızı yakar sıradağlar
tüm sevgimiz göklere kanatlanmış
nasip seherde mesafe kısalmış
sevgili olduğunu açıklamam gerek
hasret ateşini söndürmen gerek
Döndü mevsim göç vakti
Sonu geldi.çetin günlerin
Sonu geldi yaman ayrılığın
altın sözlerinde devalar getirdin
körelmiş dışarı zindan halka
benliğini kaybeden kalpleri
ideal baba bir çatı altında
kendi özünde bütünleşir
tüm yükünü üstlenir
her sonuca ulaşır
aşılmaz çileleri tuş eder
yıllanmış iradesi yaver
Ağlasın Vadim güneş batmasın
hercai turnam gitti seher yelinde
Beklemek hasretle benim zaferim
yeşili sevdik orman içinde
aşiyanları kuşların diğerlerinin
yeşili sevdik gökkuşağı içinde
bir yoldu sonu gelmeyen
yeşili sevdik bayrakların renginde
meltemle dalgalandı yılmadan
özlemin yakardı kavuniçi rengi kumsallarını
son bulsun isterdin bu bekleyişlerin
bir komutan gelse diyordun
uzak Ön Asyadan,Hicazdan
sonunda geldi işte
o komutan süvarisiyle
GÜZELDİ
Ant10 puan
GÜZELDİ
Ant10 puan
GÜZELDİ
Ant10 puan