Üzerlerinde zarif bir süs sanki çillerin,
Narin yapraklarıdır pembe gonca güllerin.
Ellerimin içine minik kalbi çırpınan
Yavru kumrular gibi, o isyankâr ellerin...
Ellerin, ellerime değince bir kor gibi,
San Marko Meydanında aşkımı ilân ettim ona,
Güneş doğmamıştı henüz, çok erkendi vakit.
Sadece ikimizdik, bir de güvercinler vardı.
Diz çöküp yalvarışıma
Bütün güvercinler şahit...
Sevgi, yüreğinden yüzüne vurmuş,
Sevdalı sevdalı bakar gözlerin,
Doyamam, içsem de ben kana kana,
Aşk olup içime akar gözlerin.
Gözlerin ateştir, bakışın alev,
Gözlerin büyüledi beni şeytanın kızı,
Sevdândan kurtuluş yok, o ne tatlı belâdır.
Ne deniz, ne gök mavi, ne de güller kırmızı,
Gözlerine dalınca, bütün dünyam elâdır.
Sevdan, doyamadığım, binbir renkli bir rüya,
'BEYT-İ BERCESTE'M
Dünya, her vezne uygun, çok muhteşem bir eser,
Bu ilâhi şiirde, sensin beyt-i berceste
Ve hayat, her tür müzik karıştırılmış konser,
İSTANBUL ŞEHRİ
Çam kokulu bahçeler, leylâk kokan sokaklar,
Erenköy'ün köşkleri, Üsküdar'da konaklar...
Sarayburnu, Gülhane ve Haliç, Altın Boynuz,
Benim yârim şu dağların ötesinde oturur,
Taa oradan, elâ gözün yüreğime batırır.
Bir gülümser, bir göz süzer, işmar eder çapkınca,
Alır beni, bulutların üzerine götürür.
Al dudaklar, dayanılmaz, olgun tatlı bir kiraz,
Ne zaman, yarım kalmış bir aşk şarkısı duysam
Gözlerimin önüne eski bir resim gelir.
Sevdâlar hep hercâi, gerçek seveni bulsam
Ayaklarnın altına, ömrü seresim gelir;
'Gönül nedir bilene, gönül veresim gelir'
Her gülüşün gün doğuşu, tebessümün fecrim olur,
Her bir elâ nigâhında, ne şiirler bulurum ben.
O gülüşün, o bakışın, hayat suyum, ecrim olur,
Bir gün bile gül yüzünü göremesem, ölürüm ben...
Kirpiklerin arasından gözlerine sızabilsem,
Ayrılık, bizim değil, kaderin bir günâhı;
Bir sevdâ denizinde, her kulaç, dibe batmak...
Sevgiyle büyütüp de, bir ilkbahar sabahı
Çiçeklerle donanmış bir ağacı kurutmak...
'Yalan değil, pek kolay olmayacak unutmak,
Hoşgörüsü ,pınarlar gibi akar şiirin duvağından ;uçar bir kızın sinesine konar ,bir oğlan gülümser göğsünde, göğün kuşağından rengarenk sevgiler diziliverir boynuna insanın, Ünal babacığımın dokunuşlarından.Sabah eğilir, suyun çehresinden öper, inci tanesi gibi yaşlar sıralanır gözlerinden güle mera ...
'Öyle bir sen ol ki içimde, içinde hep ben olayım.'.. (*)
Tek bir mısra, satırlara bedeldi. güçlü kaleminizi ve yüreğinizi kutluyorum Sayın Ünal bey
herkese göre bir şiir olmuş... :) :) :) :) :