Seneler geçti...
Sen büyüdün, olgunlaştın,
Bir aşka baştın.
Ben ise hepsine 100 yaştım.
Bir zamanlar bir güzel varmış.
Sadece benim aşkıma bakarmış,
Önce huyuma gitti,
Sonra suyuma gitti,
Ne yakınıma geldi,
Ne uzağıma gitti,
Dönüp ona baktığında bir burukluk oluşur.
Sanki hiç öyle biri yokmuş gibi hayal edersin
Sanki hiç yaşanmamış gibi hissedersin.
Anılar akıp giderdi yanı sıra,
Acemiydik bu aşka, yakalayamadık.
İlk görüşte ruhu ışıldatan periydi
Lacivert melbes'i şahsına münhasırdı
Ateş gibi sarıverdi etrafı bakışlarıyla
Yürek kaldımı bu ıssız pencerede,
Demir gibi sevda olsa ne fayda,
Artık kalbe zincir vurma vaktidir.
Düşünürüm Aşkı Kuzey Işıklarının altında,
Aldanırım karanlığın parıltılı güzelliğine,
Kıyamet gününde gıcırdayan kapılarımda,
Aldanırım kulağımda çınlayan kıyametin sesine.
Sorarım sana nerede saklıyorsun Aşkını,
Ne olur yalan söyleme,
Beklediğim oldu, ama
Beklemezken oldu
Bu acının saati zamanı yok mu
Ansızın gelir oldu.
Sustuklarım döküldü dizime,
Ne kadar ifade edilirdi gönül diliyle,
Konuşsaydık eğer birbirimizle,
Aşkımızı tarif edecek yeter miydi kelime,
Bizi ancak şiir paklardı bu diyarda.
Son bir gün bırak bana,
Solmadan önce hayatım, göreyim seni,
Eskimeden yaşananlar, hatırlayım seni,
Tükenmeden sevgim, paylaşayım seni,
Sevilmek sadece sana özel olsun.
Sıfırın yanında altı karanlık şehir,
İçi dolu, beni bekleyen şehir.
Oradan gözleyen nemli gözler,
Kalbi kasıp kavuran nazlı sesler,
Günlerce ağlayan hırçın sevgiler,
Tüm duyguları hapsetmiş şehir,
Seni sevişim sessiz bir haykırıştır,
Duy beni.
Ağlamaktan yaşlanmış gözlerime hürmeten,
Öp beni.
Sen o şiirlerin mısralarını okurken ben seni mısralarımda hayal ediyordum,
Gör beni.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!