Bugün bir posta güvercini geçiyor ellerinden,
Göğü delip geçen cinsinden,
Birden bir hatıra düşüyor kalbine, gönlümden.
Bugün yağmur yağıyor güzelliğine,
Çamur akıyor gözlerinden,
Oyunlar oynuyorsun benimle,
Alay ediyorsun korkularımla
Biliyorsun sen de seni sevdiğimi.
Tüm Dünya ilk günkü gibi yok oluyordu,
Koşarcasına giderken bir bilinmezliğe
Biliyordun senden başka bir yerimin olmadığını.
Sen giderken arkana bile bakmadan,
Dağılır mehtapta büyüyen çığlıklar,
Büyük bir serzeniş içinde,
Dağılır geriye kalan dağ gibi acılar.
Bir inadın kurbanı bu sessiz haykırışlar,
Bu gece uzun olacak,
Bu gönül açıklığı nasıl dolacak.
İmkansız değil bu sevda,
Sadece bize özel olacak,
Acısıyla tatlısıyla bizim olacak.
Saat 10'a 5 geçiyordu.
O koordineli insanı uyuşturan sesi,
Elimde hali hazırda ustanın kitabı,
Sayfalarını çevire dururken uzaklara giden gözlerim,
Yanımda huzur çayım ve onun resmi,
Bir yanımda darmadağın olmuş giysilerim,
Onun tatlı gülüşü kandırdı yüreğimi,
Gönül ateşini körükledi nazlı, nazlı,
Uzak rüzgarlardan gelen Leyla gibiydi,
Saçlarının savruluşu bir poyrazı andırırdı,
Ellerinin sıcaklığı yangına sebebiyetti,
Dilinin savurganlığı kasırgaya olanaktı,
Elime bir kalem bir kağıt alıp yazmaya başladığım gün yolun başıydı.
Herkesi bir mıh gibi attım yüreğimden,
Sadece sana, bir tek sana sakladım canımı sol yanımdan.
Bakıyorum da hiç bir şey demiyorsun son günlerde,
Hatırladığımız kadar yaşıyoruz bütün bu olanları.
Hatırsızlık ne kadar da zor geliyor,
Ne güzeldi gül gözleri,
Bahçesinde benleri büyüten,
Sadece sevgimizle sulanan
Sanki bir hayal dünyası gibi.
Aynı kişi, aynı yer, aynı kuşam ama tek fark
acının her geçen gün insanı güzelleştiren bir ifadeye
hüküm sürdürmesi.
En sevdiğim şarkıyı ilk kez dinliyorum,
Senin sesinden dinlercesine seviyorum,
Sanki gerçeğe dönüşmüş bir rüyaydı,
Birden duruyor zaman, hayalini düşlüyorum.
Yolumu kaybettiğimden eminken,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!