Acılara kelepçe vurulmuyor ki, ağlarken koca şehirler.
Kalp odama sıkışıp kalmış umuda giden yollar.
Mahşer yerinden bir kesit sundu harabeler.
Tarifi bulunmaz bir acı bu; titreyip duruyor dilimin ucunda kelimeler.
Kaidesi sarhoş şimdi, tarumar olmuş temeller, değerler.
Ay köpüğüne dizilmiş yalnızlık
Göğün aynasından inen karanlık
Yeryüzünde ulaşılmazlığa sancı
Gecede siyahi bir örtü, ürküleri çağıran
Yıldızların öykünmesindeki hükümsüzlük
Sordum, yumuk elli bebekleri, anne kucağına.
Sordum, ahu gözleri sevinin ıslaklığında yağmurlara.
Hep vuslata mı akar göz yaşları,
ayrılığı mı kucaklar kollar.
En son düğme açarken sineyi,
Bir garip hikayeydi işte!
Sonsuzluğa kalkan geminin güvertesinde, hiçliğe el sallıyordum.
Sen, şimdiki zamanın güzelliğinde saçlarını topluyordun bembeyaz ellerinle.
Yoksul yüreğim denizin metcezirlerine özenip, kendi kabartılarında dingin sahillerine dalga dalga vuruyordu.
Kapat hesabı garson.
Efkâr doluyum.
Bu gece erken terk ediyorum mekânı.
Hatıralar canlandı yine,
Masam boş, kimseler uğramaz oldu yanıma.
Kapat hesabı garson.
Efkâr doluyum.
Bu gece erken terk ediyorum mekânı.
Hatıralar canlandı yine,
Masam boş, kimseler uğramaz oldu yanıma.
Durum muhakemelerinde kendime verdiğim cezalar var.
Karanlığıma ışığını tutan ne varsa gözlerimi aldı benden.
Gönlüme giydirdiğim ne kadar elbise varsa hep dar geldi.
O benden içine tüm dünyayı sığdırabildiği boş bir çuval istiyormuş meğer.
Değerli veya değersiz ne varsa harmanlayıp içine katıp beni onlarla karıştırdı.
Kendi normlarında normale dönerken sensiz bir sonbaharın sarı yaprakları arasında susuyorum sessizliğe.
Yine akşam oluyor ve ben,
yıldızlardan taç yapacağım başına.
Ama sen sevgiden bi habersin.
Sensiz çığlıklarım akşamın sessizliğine iz bırakırken,
Kaç sözcük kurban etti kendini şiire.
Kaç ormandan geçti düşlerim, gülümsemelerimi ardında bırakarak.
Kaç tel ağardı saçım, kendi hezeyanlarına canını kurban ettiğinde.
Kör testere ağzındaydı her feryat, acıları kanıksadığında.
Bu şehir tanıdığım şehir değil
Şiirler uçuşmuyor bulutlarında
O şehir artık siyah beyaz fotoğraflarda
Sadece ağaçlardan kalmış bir kaçı
Onlarda yorgun benim gibi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!