Yâr sen gideli hayli zaman oldu,
Bekledim, gözyaşım umman oldu,
Gerçi geldin amma ne çaredir,
Nefes can teninde tamam oldu.
Salınırken gülistanda,
Fer koymadın naçiz canda,
Dokunurken ak elinle ak güllere,
Saldın tenimi yakan bin nara,
Yayıldı katmer miski amberin,
Meyin ile sarhoş oldu kalbim,
Yüksek uçar buranın kuşları,
Güneş vurunca parlar taşları,
Geçit vermez, çetindir kışları,
Bin naz ile büyümüş kızları,
Derde salar gözleri, kaşları.
Gökyüzünün mavisini umman mavisinden
Yaşmak mavisini nazar boncuğu mavisinden
Ayıran neydi, farklı kılan neydi maviyi maviden?
Gökteki kuşlar, güneş, bulutlar, ay, yıldızlar mı?
Dalgalar, balıklar, defineler, gemiler mi?
Yahut yavuklusuna verilen işaret mi?
Mavi siyah geceler içindeyim,
Mavi sana,siyah bana,
Tam melankolik demindeyim,
Mavi sana, siyah bana.
Mavi siyah geceler içindeyim,
Sonsuz özgürlük sana,
Mektuplar beklerdik dört gözle,
Pembe, mavi, sarı, beyaz zarflı mektuplar,
Ucu yanık, gönlü yanık,
Görülmüştür mühürlü, ağzı sırlı,
Köşeleri elvan pullu mektuplar.
Postacıyı kahraman, düşman gören,
Olur da bir gün karşılaşırsak eğer,
Yaralı ruhuma selam vermeye değer,
Belki zor olacak adımı hatırlaman,
Hatıralar tüllenecek duman duman,
Çoktan koptu kıyamet,
Çoktan yangın yeri kalplerdeki sevgi deryası,
Çoktan döküldü anne,babaların gözlerindeki yıldızlar,
Arzı sarsıyor masum sinelerindeki feryatlar,
Kararmış güneşi ve ayı vicdanın,nerde yasası?
Kimi sarhoştur gülistan kokusuna,
Kimi baygındır gülistan pürrengine,
Kimi temaşa hevesinde katmerine,
Kimi tanış olmak diler bahçevana.
Biz meftun kuluz gülistan sahibine,
Dilerse eder dikenlerine bende,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!