Dinle nefsim, sana yazımdır,
Özün sözün bir olmak lazımdır,
Ömür hem kışım hem yazımdır,
Her vakit amel cana lazımdır.
Hey gidi hey be!
Kimleri ve neleri taşımadık ki,
Kimi altın oldu kimi kül, çakıl,
Onca yükte kimleri, neleri tanımadık ki
Sonuçta birikti heybede akıl.
Fani dünya ömrü binlerce asır,
Kiminin döşeği ipek atlastır,
Kiminin uzandığı kuru hasır,
Kimine harabesi cennettir
Kimine matem kafesi kasır,
Gördüm nice hür varlığına esir,
Parayı cebine, sevdayı kalbine koy,
İyilik libasında merhameti heybene koy,
Servet, mal, mülk, şöhret ne de soy,
Kibir, gurur, benlik pasını sil, hiçliğinde soy.
Bir bakışınla aklımı çeldin,
Gönül hanemi viran ettin,
Köle diye satın mı aldın?
Ömrümden ömür çaldın.
Aldırmadın yalvarmalarıma,
Maşuku yad etmek söze hoş olur,
Endamın seyretmek göze hoş olur,
Vuslatı emrederse Kadir Hüda,
Cennete dönen can öze hoş olur
Her kalbin bir ömür süren matemi varmış
En derinlerinde sessizce yaşattığı,
Benim de ömürlük matemim sensin
Hücrelerimin derinliklerinde acılarımın yaşattığı,
Kavuşur muyum bilmem lakin
Bu umuttur kalbimin kuşattığı .
Faili firar diye aramaya koydular beni,
Fermanımı yazıp duvara koydular beni,
Resmimi çizip kayıplara koydular beni,
Sokak köşelerinde durup sordular beni,
Beni beni beni koydular beni.
Hüzündür bizim rengimiz
Saadeti kendine çok gören
Efkârdır bizim dengimiz
Mısralarda kendini çok gören
Bir kendimize merhametsiz
Cürmü kendinde çok gören
Fırtınalı bir karakış gününde sahiline vursam,
Talihim dönse, limana götüren rüzgarım olsan,
Sükutla koynunda dalga sesiyle uyusam.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!