Hor görme kendini sen genç kardeşim
Fatihler yurdunun toprağısın sen
Maziden beslenir senin kaynağın
Cihan ülkesinin sancağısın sen
Yıllarımı kaybettim zaman çarkında
Neler neler akıttım gaflet arkında
Döndüm geriye şimdi ruhum farkında
Tek umutmuş hakikat gerisi bomboş
Dünya engin bir deniz, hayat çırpınış
Güneş başka ufuklara yönelir
Doruklar daha başka bir kızıl
Yıldızlar kayar semadan
Çığlıklar içinde
Sessizce...
Gönül bahçesinde ötmek istedim
Açmadı goncalar gül üzdü beni
Sonsuzluk aşkıyla medet diledim
İfade etmede dil üzdü beni
Sabır ilacını azimle ezdim
İstemem dünyalık şanı şöhreti
Ebedi sevdaya rast olsam yeter
Terkeylesem gelip geçen ülfeti
Gönülden gönüle dost olsam yeter
Sevgidir ruhlara sürülen ilaç
Elimin altında kaymakta zaman
Başımdan aşkın günahlara yanarım
Ya Rab! Azad eyle sendedir ihsan
Gafletle boğduğum sabahlara yanarım
Ölçüsü hakikat olan kişiye
Doğru istikamet saffet getirir
Üslubu muhabbet olan gönülün
Akıbet önüne hürmet getirir
Şu hayat ki bir varmış bir yokmuştan ibaret
Akıl başta olsa da alınmıyor ki ibret
Metalimsi kanatlar
Gökte taşır umutlar
Katman katman bulutlar
Tefekküre yol olur…
Güç ondan, kuvvet onun
Zulüm şarkısının güftesini okurken zaman
Can veren serçelerin ahında…
Hayat çıldıran köpeğin ağzında köpüren salya
Çağa bahşiş…
Bir yanda zaman kıskacında akan kan
Nehirlere eş…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!