Gönül nağme dokur nakışı nardır
Namlı yiğitleri yıkan nazlı yardır
Gel nazlım ol, sereserpe vur beni
Ömrümün sahibi ol tut ellerimi
Şakağımda hissederim ölümün soluğunu
Yüreğime hapsederim sensizlik korkusunu
Dayarım on dörtlüyü umutsuzluk şafağına
Söylerim o türküyü cehennem karanlığına
Bir gün sönecek olursa içimde yanan ateş
Ortasındayım denizin
Peşisıra bir hissizin
Yüreğimde derin sızın
Çıkıp gelsen ansızın
Su üstüne tutsa yazın
Çalıp gülse kırık sazın
Özledim güneş gibi o sırma saçlarını
Halet-i ruhiyeme ilaç olsun gözlerin
Efsunlu kelamınla dağıtsın efkarımı
Ciğerparem, yüreğimi okşayan sözlerin
Özlüyorum hasreti çağıran sözlerini
Kelamına müptelayım zehir bile konuşsan
Varlık dünyama güneş gibi doğan gözlerini
Seviyorum, nazarınla ateş bile salsan
Pembeler içinde gördüm de seni
Gül bahçesine giriyorum sandım
Çiçekleri kıskandıran gül teni
Nazlı yar deyip benliğime sardım
Perde inse gözlerime
Gönlüm ile görürüm seni
İnme vursa dizlerime
Sürünerek bulurum seni
Ahirime sebep olsan
Ramım gönlünün ışık saçan ferine
Kapıldım aşkının kutlu seferine
Dağlasa benliğimi kurşun gözlerin
Korkmadan girerim sevda iklimine
Rehaya yelken açıp süzülecektik sonsuza
Kara bir bulut gibi hasret çöktü uykumuza
Bulamadık bir daha huzura giden yolları
Ne zaman getirecek nazlı yar bize baharı
Elli yıldır Ruhisiz kaldı bu yalan dünya
Amma yine yaşıyor o mücella ruh ile
Bin deniz birleşse de etmez senden bir damla
Her Ülkücü yürür ardından aynı ruh ile




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!