Kara bir tufan gibi gönlüm tarumar
Dinmedi gözümde meşum ahuzar
Dilimde dağlanır bir büyük intizar
Yakma, nar-ı cehimdir her nazar…
Nazlı yarim gönlümü verdim ben sana
Sahibisin artık mahçup kalbimin
Ateşinle yanıyorum bir baksana
Sar beni sevdanla nuru ol gözlerimin
Kilit vurup kapılara
Kaçıyorum bilinmez diyarlara
Sensizliği yükleyip omzuma
Düşüyorum karanlık uçurumlara
Estikçe sevdalığın yeli
Dar ile gelsin ölüm, nara hasretim
Kırk kere ölmüşüm, bundandır cesaretim
Perde inse gözlerime
Gönlüm ile görürüm seni
İnme vursa dizlerime
Sürünerek bulurum seni
Ahirime sebep olsan
Sağ yanımda sızlıyor deruni bir yalnızlık
Ciğerlerim isminle kavruluyor somsoluk
Sol yanımın acısı tarifsiz bir karanlık
Kalbimde sensizlik çağlıyor oluk oluk
Sana vurgun yüreğim hasrete yardır
Vuslat bizi bilmez unutulsun adımız
Garipleri kollayan yar üstünde yar vardır
Kara yazılı alnımızı öpsün seccademiz
Sararım hasretliği bir sigara kağıdına
İçerim; şerefine değil, sensizlik ağıdına
Dön artık, gurbetinde ak düşer gençliğime
Kayıtsız varlığım isyandadır sensizliğe
Seher ile uyanmak sana ne güzel
Olur musun varlığıma bir kutlu ezel
Solmasın gülümüz hiç, olmasın gazel
Doldur gönlümü, vuslatım ol ey güzel
Gönlümü dağlayan biçare dertler
O yiğide benden selam söyleyin
Kahpe pusuların önünde siper
Duran şehidime selam söyleyin
Kutlu pınarlarda yunulsun yüzün
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!