Hiç ateş yaktığına şahit olmaz mı
Gel seyre dursun aşk gel adın aşk
Yolum çizilmiş hasretinle meçhul
Gel seyre dursun aşk gel adın aşk
Güzelliğini seyre dalsam ey gönlüm
Ateş yandı bize yanmak düştü
gel seyreyle gönül ne oldu
hayat vurmadan hayal vurdu
göz pınarları yare aktı durdu
Vakit o vakit ki aşk bizi buldu
Ölüm gel bul beni
Gel bir aşk vakti şehadet ile
Gel yaşamak adına düş ile
Gel vedalaşmadan aşk ile
Gel sadakat ile sar beni
Ey gönül aç kapılarını ben geldim
toprak olurum gönül yurdunda
eğer istersen hüznün dikeni
gül gülistan olsun diye yurdun
Yüreğimden hüzün damlası damlar
Her acıda bir ömür eskittim
Her eskiyen ömürde bin can verdim
Eskimek yeni çağda eski bir aşkla
Her yeni bir sayfada yazılan sevda
Beni eskiten sadece kendi acılarım değil
Güle yazılmış sevdanın hüzün denizinde boğulmaktayım
İlkbahara hasret sonbaharda yaprak döktük
Aşk ile semada sevgiliye yar diye döndük
Kazılan mezara duygu seli gibi kendimizi gömdük
Zindan evinde sürgün öylece son nefeste öldük
Yüreğim kafeste aşkın benliğimin her zerresinde
Göz esareti altında rehin yüreğim
Şiirlerim yüreğimi çağlara duyurur
Kalp atışında sevgiliyi anar durur
Özlem anında beni hep aşkla vurur
Ne karanlıklar bıraktım arkamda
Hayat bir koşuşturmacadır
ve ister istemez bu koşuşturmacanın içinde olacağız
zaman akarken zamanı değerlendireceğiz
zirveye yürüyeceğiz kararlı adımlarla
kararlı olmadıktan sonra
her adımda düşme ihtimaliniz
Yol dediğin bir davadır evlat
İstersen git istersen kal
Yoldan çıkmadığın sürece
Attığın adım davana ihanet sayılmaz
Aşk birden kayboldu
ne yazık ki yokluğa denk geldi
lakin varlığa aitti aşk
hüzne vurulmadan önce
Aşk varlığı aradı hep
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!