Bir ağaç gibi durabilsek hayatta, dimdik.
Bir kalem gibi yazabilsek,
doğruları yazmak için hiç tükenmeden...
Bir yaprak gibi düşebilsek biz de gönüllere...
Ve bir toprak gibi her şeyi kabul etsek...
Fakat bir dal gibi kırılmasak,
Bilmeyince değerini gözyaşlarının
Süzülen damlalar süzülür gider...
İçindeki okyanus çağlıyordur oysa
Görmeyen gözlere güneş mi doğar?
Neden yıpratılır, oysa geçer gider günler
Mutlu olmayı bilmekmiş meğer, en büyük hüner.
Bazen gözümden bir yaş akacak gibi olduğunda
Unutuyorum tüm öğrendiklerimi,
Tıpkı dünyaya yeni gelmiş bir bebek gibi
bağıra bağıra ağlarken kalbim
Hıçkırıklarda boğuluyor mülteci gibi
bir denizin ortasında bedenim...
Bilmiyorum,
hangimiz en doğru tarafından bakıyorduk,
üstüne sürekli konuştuğumuz
şu kısacık hayata! ..
Hatırlamıyorum,
Her insana bir şeyimizi bırakırız...
Kimine aşkımızı, kimine sevgimizi, kimine hasretimizi...
Kimine öfkemizi, kimine nefretimizi, kimine isyanımızı...
herkes gibi bir adım daha yaklaştık
düşünmek istemediğimiz
ama yarınlara bıraktığımız geleceğe
biraz daha koştuk
tökezleyip düştüklerimiz geldi ardımıza baktığımızda
çoğu anlamsızdı




-
Nurşen Ünal
-
Melih Taşer
Tüm Yorumlarmerhaba,sevgili silvan hocam nasılsınız Ben Nurşen Ünal,sizinle amasya konulu seminerimiz sayesinde tanışmıştık 19 mayıs üniversitesi meslek yüksek okulunda bir ödev olarak başladığımız çalışmamız sizlerin sayesinde büyük bir etkinliğe dönüşmüştü.ben ve 3 arkadaşım size minnettarız.ben şimdi selçuk ...
merhaba silvan hanım bende ege üniversitesi dtmk halk oyunları bölümü 2002 mezunuyum.Şu an adnan menderes üniversitesinde görev yapıyorum.Kuşadası folklorüyle ilgili bir sunum hazırlama aşamasındayım.Fakat sadece kuşadası olarak araştırmalarıma devam etsemde çok fazla bilgiye henüz ulaşmış değilim! ...