Ben ona benziyordum
O hiç kimseye
takvimler değil
saatler 19.03'te durup kaldı
bir bebek ağladı sonra uyudu
siyah hisara kuzeydoğudan hafif esinti
Senin adına konuştu
susmuyor konuşuyordu
elleri buz dudakları alevdi
nasıl bir oyuna çektin beni
her levhaya onun adını yazdırdın
bütün seferlerin kervansaraylarında kaçırttın mavileri
Kıyamet mi koptu
neden ölüler dirildi de Şam'a yürüyor
Bağdat'tan Yemen'e
dirilerden kime ne
sözler duvarlara yazılmıştı
aşklar mavi göklerde
ceset kokusu alıyor
küçük küçük fareler
ahşap merdiven çürümüş
bir adam yürüyor
karları yara yara
iri yıldızlar altında
İnsanlığın yüceliği
tarihin cüceliği
yıldızlar arasında toz duman
ay ışığı aman aman
size bir şeyler mi söylesem
vazgeçip de duvarları eşelesem
Çayı bardakta soğuttuğun yaştasın
çocuk değilsin, çocuk gibisin
boynun devrilsin
hala geçmişe mi özlem
daha ne kadar keşkelerle inleyeceksin
delireceksin kutu bir apartman mağarasında
Apartman mağaralarında dışarıya dalanlar
medeniyet adına bir dizi çürümüş yalanlar
"hayat aslında budur" diyenlere kananlar
özgürlüğü tadamadı, tadamayacak bunlar
arka koltuğundayım arabanın
başım soğuk camda
titreyen yanaklarım
el sallar çocuklar asık suratıma
gurbetin garabetidir gözlerimde
soğuk bir duvara yasladım sırtımı
Bir geceydi
zaman ayaklanmış üstüme doğru yürüyordu
hastaların gördüklerini kelimeler anlatamaz ya..
öyle saçma bir hal, şiir gibi yani
ölümü ilk defa seziyorum
o kadar gerçek ki sizlerden daha çok
Dolunayın yüzeyinde yürürüm
adımlarım çok narin
kumları tırnaklarımın arasında
bakıyorum çok uzaktan
mavi olan sadece dünya mı
yoksa maviler mi seni renge bürüdü
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!