Gün ortasında,
yağmurlu birer pencere oluyor gözlerim.
Şiirler dikiyorum sana,
içinde ben olmayan
Elbet duyarsın dostlardan,
Bugünlerde yüzleri, isimleri karıştırıyorum birbirine.
Üzüme anlat bu gece.
Sarhoş yalnızlığını...
Utanma ağla!
Rengi değişsin içindeki ırmağın.
Yaraların,
kan kaybeden sokakların ünitesi olmasın.
Beni ince bir hüzünden yontmuş annem
Külleri hâlâ sıcak yangınlara kundaklamış
Yanma istedim
Düşlerimden düştüm de kaç gece
Gören, duyan, bilen olmadı
Varlığındır güzelliklere nefes olan
Yoksun ya şimdi burada
Karanlık bundan
Soğuk bundan
Keder bundan...
Akşam olur maziye dalar gözlerim
Son bakışın kirpiklerime değer
Menevşe kokun dolar odama
Anılar sımsıkı sarılır boynuma
Usulca dökülür yaşlar gözümden
İnsanlar, defin etmiş gülüşlerini,
Eski tarihlerin gölgelerine.
Şüpheli bakışlarda, yitirildi umutlar,
Oysa, kurtların arasında kuzular büyütürdük.
Insanlar, yorgun yeni heveslere.
Aklıma gözlerin düşmeye görsün
Yalın ayak geçiyorum gecelerden
Seçil Oğuz
Uzadıkça uzar gayrı geceler.
Yitik bir türkünün içinde gezinirim.
Bilirim bu yollar çıkmaz sana.
Kaybolmaya gönüllü geldiydim.
Sustukça susar gayrı dilim.
Ay ışığına dahi diyemem.
Dağıt şu içimdeki dumanı.
Bir selam, bir havadis...
Yarım yamalak bir hayat bu.
Gel tamamla.
Yaşam bulsun.
Seçil Oğuz
Süt kesiği artık düşlerim
Üfleyerek söylüyorum sevda şiirlerini
Şu duvardaki çekirge anladı da halimi
İnsan anlamadı insanca heveslerimi
Seçil Oğuz
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!