Şamil Akay Şiirleri - Şair Şamil Akay

Şamil Akay

Farkında değil misiniz, hepimizin üzerinde bir burukluk var. Çoğumuz mutluyuz diye avutuyoruz kendimizi ancak bir sürelik bir şey bu en fazla bir saatliğine inandıra biliyorsun kendini yalanlarına. En kötüsüyse hak etmediğin şeyler başına geliyor. Hep böyledir zaten. Bitmemesini istediğin ne varsa biter her şey… Soruyorsun kendine ‘’ne yaptım ki ben, neden hak ettim tüm bunları? ’’ diyorsun, diyorsun ama cevabını verecek icraatın yok. En acısı da bu herhalde

Devamını Oku
Şamil Akay

Ne zaman birine derdimi anlatsam hep daha kötü halde olanlardan örnek veriyor. onların yüzüne 'kusura bakma kardeş elimizden bu kadar geldi daha beter olamadık' diyesim geliyor.

Devamını Oku
Şamil Akay

Küçükken evden bisküvi kaçırıp gider karınca yuvalarının etrafına serpiştirirdim. Bu iyi bir şey. Şimdiyse insanlar bana karınca muamelesi yapıp, ezip geçiyor. Bu da iyi bir şey mi?
Ben hayatı hep buğulu bir cam arkasından görmekten sıkıldım. Dışarıda güneş var. Dışarıda gökkuşağı var. Mutlu insanlar, gülen yüzler var. Ben hiçbirini göremiyorum. Gördüğüm her şey bulanık. Gördüğüm her şey sisli. Üşüyorum. Ellerim, kalbim üşüyor. Tutacak bir el olmadığından değil. Tutulacak olan "o" el olmadığından.

Devamını Oku
Şamil Akay

O gitmez dediğin kaç kişi gitti? Asla kopamayacağını sandığın kaç kişiden koptun? Hafızanda birer soluk şimdi onlar ve sen de onların hafızasında soluk bir hayaletsin. Bu kaçıncı hayal kırıklığıdır? Avuçlarına hayal kırıklıkları batıyor, ellerin hüzünle kaplanmış.. Keşke seni sürekli hayal kırıklığına uğratan insanlar yerine, seni anlayan insanlar yanında olsaydı.. Keşkeler yine sana kaldı bak gördün mü?

Devamını Oku
Şamil Akay

O gün büyüdüm sanki ben. yani öyle birdenbire büyümek zorunda kaldım. 
Çünkü insanın yanından çocuk olarak kaldıkları gittiğinde birdenbire büyümek zorunda kalabiliyor.

Devamını Oku
Şamil Akay

Ölesiye değil de, öylesine yaşıyoruz. Gerçekleşmesini beklediğimiz her hayalin yanında aslında gerçekleşmesini beklediğimiz nihai şey; ÖLÜM. Yatağın, yalnızlığın, kitap ve kahvenin dışında huzur veren tek şey bu. Düşünün ki uyku bile bu kadar tatlıysa, ya ölüm? İnsan istediği bir şeyden korkar mı? Korkuyor işte. ÖLÜM. Hem huzur hem korku. Bir amacımız olmadan, freni patlamış kamyon gibi seyir alıyoruz şu hayatta. Bazen biraz mutlu, biraz özgür, biraz huzurlu bazen de oldukça sıkıcı, oldukça bıktırıcı ve oldukça acı verici. Siz hiç gülerken ağladınız mı? Yüzünüzde insanları kandıracak o sahte gülücükler takınırken, içinizde bir bir boğuştuğunuz acılarınıza mağluben gözlerinizden akan birer damla yaş. Ağlamak acizlik değildir. Ağlamaktan utanmayın. "Erkekler ağlamaz" ne kadar da saçma. Erkeksek ne olmuş? Bizim kalbimiz, hislerimiz, duygularımız yok mu sanıyorsunuz? İster kadın olsun ister erkek. İnsanların çaresiz ve eşit olduğu bir durum vardır. ACI. İstisnasız acıyı benliğinde hisseden insan ağlar. Hissedin kardeşim. Hissedip ağlayın. Ağlayın ve rahatlayın.

Devamını Oku
Şamil Akay

Ölmenin çok ayıp olduğu bir yaşta
beni assınlar,
hem de sormadan son dileklerimi
biraz umut olmasaydı içimde
kendim de keserdim bileklerimi..

Devamını Oku
Şamil Akay

Ölsem, dedim bugün kendi kendime Tanrım..Yemin ederim, bir kendim duydum..İntihar etsem, dedim ilkin.. 'Annem ölüm sancısı çeker mi? ' dedim.. Doğum sancısı misali......Ölsem, dedim Tanrım yüzsüzlük edip..Gözüme sokağın kenarında simit satan yaşlı adam takıldı..Ölsem, dedim yine utanmadan..O yaşta insanlara simit uzatacağıma ölsem..İntihar geçti aklımdan..Annem, dedim... 'Dua etse, cennete gider miyim... Affeder misin Tanrım? 'Aklıma takıldı hayat,Boynuma aklım dolandı..Hece hece hayat çekişti dilimde..Ağladım anne, hiç utanmadan..İnsanlar kayıp düştü gözyaşlarımdan..Küstüler bana..Ağladım..Kör oldum anne,Dua et...

Devamını Oku
Şamil Akay

Olsun diyorduk durmadan. olsun. en çok yoksunluğumuzla alay ediyorduk. bir yatağa koca koca gövdeleri serpiyorduk. olmayan şeyleri düşlüyorduk en önce. elimizdekilerle uyuyorduk sırt üstü. keyfimiz gıcırdıyordu. bulamamak değil, öylece bakmayı istiyorduk. sekiz çocuğuna ekmek götürmenin tasasını yüreğinin her zerresinde duyan bir baba gibi yorgunduk. fakat, olsun diyorduk durmadan. olsun. en çok yoksunluğumuzla alay ediyorduk. Geçen gecede söylediğim gibi küçükken yoksulluk büktü belimizi. büyüdük, sevgisizlikten büküldü şu belimiz. daha da doğrulamadık kambur kaldık hayatın ortasında. ha bu arada büyüdük dedim ya ‘insan büyüdükçe ufalan birşeydir’ derdi babam. 

Devamını Oku
Şamil Akay

Ölüm var. ölüm. unutmayın.
bir sabah işler yolunda gitmeyebilir. bir sabah seni uyandırmaya kimse gelmeyebilir. bir sabah kahvaltı masasına eksik tabak konulduğunda anımsarsın kederi. içinize öyle bir oturur ki yutkunamazsınız. toprağı anımasayın. annenize öyle bir sarılın ki kollarınızda boş yer kalmasın. anca öyle solursunuz toprak kokusunu.

Devamını Oku