Salim Kabasakal Şiirleri - Şair Salim Ka ...

Salim Kabasakal

Çoktan unuttum güneşin ısıtan yüzünü
Karanlık dünyamda yaşayan gözyaşlarım
Bilirim,
Birgün çıkıp geleceksin
Ve ağıtlarıma kapılacaksın
Kaçamak bakışlarda

Devamını Oku
Salim Kabasakal

Yani canımın içi,
Sensizlik bu,
ucu siyah bir kabus
Değişim yaşıyor, sonbahırın deli hüznü
Ve yaşamın son soluğu,
ölüm suretsiz

Devamını Oku
Salim Kabasakal

yankılarımda kaybolduğum günlerde,
Arnavut kaldırımlarında gizli bir ben
gölgem uzasa güneşe karşı kaygısız,
oysa ki;
kuklam vardı,
hayallerimde serseri

Devamını Oku
Salim Kabasakal

tomurcuğun patladığı o sıcak bekleyiş,
dalında özgür ve vakur
serilir umutları ufkun sonsuz yatağına;
uçar martılar üstünde, biraz yoldaş, biraz sırdaş
tam maviliğindedir düşler
bu gece daha bir telaşlı, daha bir sıcak

Devamını Oku
Salim Kabasakal

Soğuk esen, bir rüzgar vardı;
Ve; umut, henüz pencerelerini açmamıştı.
Oysaki;
Gerlerde çoşan bir nehir,
Döğmede anıların kapısını..
Ey! sevgili,

Devamını Oku
Salim Kabasakal

Sızıverdi ikindi kucağına,
sarısını kızıla boyamış güneş,
Bilirim ışıltısı saçlarında gizli.
Sokaklar sensiz zamanları dövüyor,
rutubet kokan yollarda.
Puslu bir havada yüreğine sığınmış yağmurlar,

Devamını Oku
Salim Kabasakal

Sevmelerimde var bir hoş eda,
Kendini rüzgara bırakmak,
Ve dokunmak sevgiyi sonsuz uzaya salarak.
Sonra izdüşümlerinde yaşamak,
Çığlık çığlık savurmak rüzgarın dokunuşlarından çok öte,
O anlarda dur!

Devamını Oku
Salim Kabasakal

ellerimizin arasına aldığımız yorgun başımızdan geçen hayaller misali hayatta bu kadar, Hiç dikkat etmemiştim hayatın deli bir nehir gibi hızla ve gürültülü aktığına, Etrafımızda günlük koşuşturmacalar hep aynı değilmi sabah gözlerimizi güneşle birlikte açtığımızda omuzlarımızda taşıdığımız yükün daha fazla baskı yaptığını hissederek, oysa sabah çayında eriyen şekerler misali hayatımızda yer verdiğimiz şeylerin hazzı eriyip kaybolmuyormu? Geceden kalma rüyamın sarhoşluğuyla sabah erken kalktım, buruşmuş pijamamı çekiştire çekiştire mutfağa geçtim, ördek demliğimin içine üç günde bir aldığım damacana sudan boşalttım, yarı uykulu gözümle suyun yeteri kadar olduğunu görünce demliği hemen ocağa koydum çayı içine boca ettim mavi kısık ateşin üzerine koyup hemen banyoya geçtim aynada şişmiş gözlerime ve uzamış sakallarıma baktım, Omuzlarıma binen yük sanki her geçen gün daha bir artıyordu aynada kendimi birazdaha küçülmüş gördüm, göbeğimde artık hissedilir derecede belli oluyordu, Oysa birkaç yıl önce kendimdeki enerjini tükenmeyeceğine, güneş doğduğu sürece hep bu enerjiyle yaşayacağımı düşünürken şu omuzları göçmüş adamda kimdi, aynanın karşısında saçları birbirine geçmiş, gözlerinin altındaki halka torbacıklar patıyacakmış gibi şişmiş adamda kimdi. Kimlik sorgusu yapsalar ben çıkmazdım galiba, ama varlığyla bütünleşen ve içimden geçirdiğim bu çalkantılarla yaşayan bendim.
Elime hızlıca tıraş köpüğünü sıkıp yüzüme sürdüm, permatik bıçağımı gelişigüzel sürdüm, uzun süredir yıkayamadığım ve tıraş köpüğünün kokusunu üzerinde taşıyan havluma yüzümü kuruladım, Buruşmuş pijamalarımı

Devamını Oku
Salim Kabasakal

mutlu yıllar dedi şair,
diz çökmüşken gece demini serip ıslak asfalta
sonbahar yaprakları eşlik ediyor düştüğü yerde susku vakti
nefesim yetmeyecek korkarken derinde kalmış otuzbeş yaş
hayalde olsa soluksuz şehvetin önümde
saklıyor seni, çok yalnız kalmış ellerim

Devamını Oku
Salim Kabasakal

sevmekten korkmayacaksın dedi yürek,
aşk biraz çilekeş olmalı
o vakitlerde katlayıp mendilini koyacaksın gözyaşlarını
heyecanla bekleyeceksin yeni doğan günü
dilinin altında umut çoğaltacaksın, tutkunla
eriteceksin buzları tatlı bir gülümsemeyle yürekten

Devamını Oku