Gözlerimizde parlayan zaman,
İstiridyede gizlenmiş aşkın inci çekirdeği gibi,
El ele yürüdüğümüz sokaklar bürününce menekşeye
Adını fısıldadı rüzgar; kuş cıvıltıları neşeli
Kayıp kentin sessiz çocuğu,
Paylaştık biz, aşkı paylaştık;
Bir düş papatya renginde
Nefesin çiğdem kokusu
Üzüm tadında dudakların,
Şarabı kıskandıran
Ve ki
Hoyrat güneşin kırbaçladığı
Küçük beyaz odamda; bir düşe daldım
Yüreğimdeki meydanda, aşk pazarında
Gizlenmiş meçhul bir serüven
soluksuz ve yankısız,
sonra renkleri boca edilmiş bir geçmiş.
Sırada beklerken en olmadık şeyler,
Ergûvân bakışlarımda kaybolurken hayalin
Düş tutardı maviyi akardı zaman akardı karanfiller
İsmin düşünce yüreğim kan ağlardı
Lâl ikindilerde susardı rüzgar susardı mekân
Nefesin kesilişine şahitlik ederdi Ay
Nefes almak için
Çatlamaya hazır bir tohum
Kuru toprak içine bastı
Ağaçlar çiçekler çimenler
Ağlaya ağlaya yosun tuttu
Hadi bir cesaret arala toprağı
Dışarda Kar yağıyor, tıpkı hayallerimiz gibi;
Beyaz, saf ve temiz
Dışarda kar yağıyor dedim ya;
Ellemesem, görmesem, hissetmesem neye yarar Kar’ın yağması.
Bir damla yağmurla birlikte Kar,
Dayanamaz Kar erir, su olur toprağa karışır,
Zaman gerilerde bir gölge misali üzerimize doğmuştu
Solgun bir fotoğrafsa geçmişe açılan dünya,
yakamoz bağlarında Demlenmiş bulutlar isyan eder
Gözyaşları çiğ damlası misali aşka dökülür
Ve o an boğar adamı aşka sürgün hıçkırık,
Hangi aşk bekler seni böyle susamış bir pınar gibi,
terlemiş yorgun gecelerden
arınmış düşler
beni göstersin,
daldığın her anda zamansız bir vakit
adımı haykır yankılanmasın çığlık çığlık
en derin uykularında
Bir nefes kadar yaklaşmışken ince belli arzuya
Ve kadın kokusu savurmuşsa düşlerimizi
Bir şey biliyorduk
gecenin içinde kayıp giden yıldızlarda saklı
Bir çırpıda akıyordu içimiz
ayrılıktan kalma sancılarda
EFLATUN HAYALLER
Eflatun hayaller süzülüyor düşlerden
Süt mavisi damlacıklarda yüzün
Ben sensizliği aralıyorum gün be gün
Sen gecenin koynunda hayali
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!