Canı ıslak mendil gibi,
Azgın sele tutuyorum.
Sönüp giden kandil gibi,
Duman oldum tütüyorum.
Balık ağlara düşer ya,
Zindan olur ona derya.
Dost bildiğin terk eder ya,
İşte öyle hisler aldık.
Her şey yolunda giderken,
Bir kuş gibi uçmak,
Çiçek gibi açmak,
İstiyorum çınar gibi,
Tutunacak dal olmak.
Edalı bir ceylan gibi dolaşır,
Titretir dağları yerinden kadın.
Zorluklara göğüs gerer çalışır,
Çiçekler yeşertir terinden kadın.
Sanırsın peridir hep masallarda.
Seni gördüm dün gece
Derin bir uykunun
Fulü kuytularında
Ve yürüyordun
Yorgun bir Ceylan gibi
Şu sahile vuran dalga,
Çeker seni benden alır.
Gidip yâd ellerde kalma,
Hasretin içimde kalır.
Gitme gülüm gitme n’olur!
Teninin yokluğu düştü elime,
Gözlerim titredi kalem konuştu.
Depreşti yüreğim döktü kelime,
Sözlerim titredi kalem konuştu.
Yaşayıp gideriz arzı bilmeden.
Nice kervanlar geçti
Göğüs kafesimden.
İz verdiler, iz aldılar
Sinemin yorgun patikalarında!..
Her akşam
Kızıl Güneş’in düştüğü yerde,
Mor eteğini giyinirdi dağlar.
Ve gök kubbe
Yakardı kandillerini
Yürüdüler zalimler,
Kara bir bulutun gölgesinden!
Yürekleri soğuk,
Yürekleri katı
Ve öfke kustular,
güzel hatıralar dile gelmiş kaleme sağlık
güzel hatıralar dile gelmiş kaleme sağlık
güzel hatıralar dile gelmiş kaleme sağlık