Kayıp bir şehrin tozlu sokaklarında,
Yalnız bir yürek yürür, gölgeler peşinde,
Yalnızlık, üstünde bir giysi gibi,
Her adımda yankılanır, fısıldar rüzgar.
Dalgalar, denizin derin sırlarını taşırken,
Nefesin hüzmesi, gün doğarken süzülen,
Bir göl kıyısında kaybolan hayaller,
Baharda açan çiçeklerin sesi,
Kuşların şarkısında gizli bir sevda derdi.
Gözlerin, yeşil bir tarlanın derinliklerinde,
I.
Bir sahil var uzaklarda, çürümüş hayaller,
Dalgalarda kaybolan, öfkelerin sesleri.
Her çığlıkta yankılanır, bir kayıp aşkın hikayesi,
Nefretin kıyısında, gizli bir savaş, hep benle.
Bir sabah rüzgarı, hafifçe dokunur tenime,
Gözlerin, denizler kadar derin,
Bir güneş ışığı gibi sarmalar karanlıkları,
Kumsalda ayak izlerimiz, geçmişin mührü.
Okyanus, yürekten düşen gözyaşlarıyla dolu,
Aslında hiç kimse özlemedi,
Bir ben özledim seni…
Rüzgârın savurduğu yaprak gibi,
Her gece adını anarak,
Düşlerime sığınarak,
Hasretinle titredim…
Bazen bana gülümse, sevdiğim,
Küçük bir ışık yak kalbimde,
Öyle ki, karanlık sokaklar bile
Umutla dolup taşsın.
Güneş çekildi mi ufuktan yavaşça,
Bir hüzün çöker içimize, sessiz ve derin,
Her akşam bir veda, her veda bir iz,
Gün sona erer, insan kalır, yalnız ve düşünceli.
Bir yol arar belki, geri dönmek için,
Onulmaz yaralar, kalbimde iz bırakır,
O anlarda gözler, uzaklara dalar.
O hiç söylenmemiş sözlerin hüznüyle,
Oturup ağlarım, suskun yüreğim yanar.
O eski bir masal, hatıralar derindir,
Ne halk masum, ne iktidar zalim tek başına;
Adaletsizlik, ortak bir tercihtir —
bir kabullenmişliğin, baş eğmişliğin
kalın yorganıdır gecelerimize serilen.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!