Yeri, zamanı önemli değil
Kimlerle içerseniz için
Bir başkadır çay yudumlamak.
Daha bardağa koymadan
Çaydanlığın fokurdaması,
Mutfaktaki cam eşyaların üzerini yalayan
Tek başına bir nota olarak doğar aşk
Dudaklar, notanın devamı olur.
Sonra tenler katılır notalara
Ve ilk nakarat oluşur.
Daha sonra eller eşlik ederek
İkinci nakarat oluşur.
Sen onun,
O senin olunca,
Etraftan da
"Bak onlar" diyecekler
Ve bir "aaaahhh" çekecekler...
Çiller, çocukluğumdan bana kalan tek hatıra.
Her şey değişti ama onlar hala varlar.
Masum bir küçük çocuk gibi…
Sana bir maske bırakmak isterdim,
Ama sadece üstünde boya olacaktı.
Yüzüne bir gülücük çizecektim,
Ama sana bakınca seni güldürmeyecekti.
Sonra gözlerini boyalar ile parlatacaktım,
Ama içinden güneşi göremeyecektin.
Hep bir ağaç olmak istemişimdir
Bahar geldiğinde çiğ tanelerini taşımayı
Yeni çıkan yaprakları taşımayı
Kış gelince bir sonraki bahara kadar
Uğurlamayı isterdim.
Sonra dallarımda meyve taşımayı,
Bazen, sen ne kadar düzgün yaşasan bile
Hayatına aldığın misafir de aynı şekilde dağıtarak gider...
Ve bir gün birisi gelir ki iyiletirmek ister.
Ama sen korkarsın
Yarama dokununca canım acıyacak diye...
Bana geldiğinde,
Yağmurda ben güneş oluyordum.
Bana geldiğin gemilerde,
Ben denizlerdeki fırtınayı durduruyordum.
Banana gelirken tek engel olamadığım şey
Çırılçıplak yüreğine engel olmak...
Keşke hiç büyümesek,
Hep çocuk kalsak,
Sadece oyuncaklarımızla oynasak,
Uykumuz gelse ve günü böyle bitirsek.
Kim derdi ki başımıza Aşk diye bir şey gelecek...
Bu gece içinden gökkuşağı çıksın.
Sonra, yağmur yağdır ruhuma.
Birlikte ıslanalım.
Ben senin için şemsiyemi kapatırım.
Sen de benim için ceketini çıkarır mısın?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!