İnsan, dili ile damağı arasında sıkışanlarla vardır;
Küfürler hariç değil.
Bende görmek istediklerindi fallarda çoğalanlar,
Oysa ben, uzağım, çok uzağım.
O uzun yollar görünen ardı sıra,
Ne yana dönse dünya, sana çıkıyorlar...
Çekip gidersem bir gün,
Dayanamayıp yolluklarda yokluğuna;
Beni güzel hatırla...
Saçlarında nefesim,
Genzine sinmiş kokum ile
Beni an, hatır'la...
Biz hep hayatı tek düze akan bir nehir
Tek yöne giden bir yol gibi biliriz.
Oysa ömür durağan bir denizdir
Bütün nehirlerin, yolların buluştuğu...
Yolunu açıp denizimize akıtmaya çalıştığımız
Ne yalnız kalıyor insan
Ne de öteki yanıyla
Hep bir dökük ve kırık
Bu yüzdendir renklerin matlığı
Gecenin bitmeyişi
Her gün güneş doğarmış güne,
Sensiz bir dünya aydınlansa...
...neye yarar?
Ay gecikmez
Vakti gelince sıyrılırmış
Arasından yıldızların.
Art niyetlerine vakıf olurken hayatın,
İçinden çıkılmıyor zamanın.
En çok senin yokluğun sevgilim,
Cehennemini körüklüyor heranın...
Her dem bir ateş düşer geceme,
Ben ise hep sürgün senli başkentime.
İsyanlar tutuşur sabretmez hiç bir an,
İsyanlarda ben suskunca yitik kendime.
Dizeler dolarım ellerim titrer nefesimde,
Tanrının o benzersizliğinde yaratılmışlığını izliyorum her gece
Gülümsemenle boyalı dudakların gelincik edalı.
Gözlerinin bir yıldız kümesinde parlaklığını alıyorum gözlerime
Her gece nefesinin yaz sıcaklığındaki yangınını.
Saçlarından kopan güneşleri topluyorum genzimin derininde
Herkesleşmemek için tekleşir insan,
Tekleşmedikçe herkestir.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!