Çocukluğum geldi aklıma
Bindim ayçiçek sapı atıma
Koşarken harmanlara
Seslendim arkadaşlara
Ömerlerin Ömer,Ariflerin Recep
Hasanların Hasan,Çoban Ali
Ceviz dalından düdük yapardık
Bahar gelirken
Ağaçlara su yürüyünce
Kabuğunu soyarak.
Kızılcık dalından
Gerdanına nağme mi bulmalı
Yoksa kiraz dudaklarına
Bakıp geçmeli mi kendinden..
Bir gün eğer kendimi tutamayıp
Sarılırsam sana
Ey gül!
Bir Yakup varmış
Çengeller köyünde
Anasının babasının göz bebeği
Sevinmişler oğlumuz oldu diye
Dokudukları bezi
Tetreyle boyayıp
Bir sevinç sardı doğayı
Rüzgar eserken şarkılar söylüyor.
Yağmur damlaları piyano,
Kar tanecikleri keman,
Çam dallarına saklanan kuşlar
Melodika çalıyor.
Havalar ısınmaya başladığında
Bağ,bahçe işleri sıklaştığında
Taşa,toprağa,ağaca,yaprağa
Su yürüdüğünde...
Hızır peygamberle,İlyas peygamber
Buluştuğunda,
1-Benim eşeğim her gün et taşır……………………………. TAKUNYA
2-Kardan ak,katrandan kara,kediden küçük,deveden yüksek……SAKSAĞAN
3-Benim bir eşeğim var, bastığı yerde ot bitmez………………….ATEŞ
Çayırda,merada,çeşme başında
Ormanda,bağda,dere kenarında
Bahar ayında
Gördüm yarimi köylü güzeli.
Saçının tellerine,pamuk ellerine
Gülen yüzlerine,kalem kaşlarına
Güneş bir çıkıyor, bir kayboluyor
Etraf bir ısınıyor, bir soğuyor
Öküz başını sallayınca..
Bir amca gidiyor yolda…
Bir elinde övendire
Bir elinde traktör
Bol meyve yiyerek
Sağlığı korumak gerek.
Bu baş benim başım
Beş duyuyla kurulu
Kollarım ve bacaklarım
Konuyu RECEP USLU hocamdan dinlediğim için,bıraktığı kederi de biliyorum.
Başınız sağolsun koca usta.
Mukadderat bu,karşı gelinecek,itiraz edilecek mercii yok ki,başvursak.
Şiiriniz zaten gereğini anlatmış.
Bir söz bilirim,sahibini bilmiyorum.
HİÇ KİMSE ÖLMEK İÇİN GENÇ DEĞİL ...
Çok güzeldi RECEP hocam.
Canlı canlı dinleyen birkaç şanslıdan biri olmaktan mutluyum.
Yüreğinize sağlık.