Hızlıca büyümek istedin,
Sanki büyüyünce herşeyi yapabilirmişsin gibi..
Dert kapasiten artıyor ve artık dahada hissizleşiyorsun .
Masumiyetini kaybediyorsun..
Eğitimi hep saçma bulurdun,
Kalbin dikişli.. nefret ve kibirle terbiye edilmiş,
İçinde kalmamış.. merhametten bir giz,
Kuytu köşelerinde.. var mı sevgiden bi iz,
Düşüncelerinde... fikirlerinde.. neler gizli?
Yağmış yağmur gibi... hüzün , dertler bi diz.
Artık başka insanlarda seni aramıyorum,
Biliyorum ki hiçbiri sen olamaz...
Karanlığı delen ışığın ,dokunduğunda bütün yaraları iyileştiren ellerin yok artık...
Sahi neydi senin gidişine sebeb olan neden?
Biriktirilmiş hayat yorgunluğu mu? Yoksa Kalbinde var oluşan boşluk mu?
Bir gün gelecek..coğu dertler bitecek,
Zaman bizim sandığımızdan,daha cabuk geçecek..
Ellindeki çiçeklerle çocuk, sana doğru gelecek..
Dur..Ellerindeki çiçekler solmadan,
Dur..Ona vadedilen zaman dolmadan,
Bir "düşmüş" kurduğun...
Limandaki balıkçıların gülümsediği bir yaz günüymüş,
"Elindekiler"'in kıymetini bilen insanların, elinde tuttuğu nadide bir parçaymış,
Sessizlikte duyulan bir tıkırtıymış.
Bilge kralın , karanlıkta geçtiği geçitteki... ayağına takılan çok değerli kırıntıymış.
Düşlediğin neydi acaba?
Satürn'de yağan elmas yağmurları mı?
(Biliyorum elmasları sevmezdin)
Peki venüsteki iç açıcı sülfürik asite ne dersin?
( biliyorum onuda sadece akü sahipleri severdi)
Belkide titanda buzlu bir metan yağmurunu izlerdik seninle...
Her günahta kirleniyordu ellerin , ruhun parçalara ayrılırken, onu bedeninde tutmak zordu.
Kaçıncı ikilemdi bu... Kaçıncı haykırışıydı meleğinin, bu lal-ı zamandaki sağır kulağına.
Yüzünü görmüyorum...sesini duymuyorum..
Peki kime bunca sesleniş? Haykırış...
Adını bile bilmediğim bir bilinmeyene mi?
Zamanın çoktan tozlu raflarında kalan bir isme mi?
Sahi adın neydi senin? Hatırlayamıyorum..
Sende herkes için...sıradansın,
Gözlerin ilk günki gibi parlamıyor,
Küsmüşsün aynalara..artık bakmıyorsun..
Ruhunun kaçıncı cığlığı bu...
Beyaz zambakları severdin halbuki,
İçimde soğuk bir savaş,
İnsan kendisiyle savaşırmı hiç,
Kendine ceza kesermi sevdadan ötürü,
Oysaki çok zahmetliydi bir fideyi yetiştirmek,
Yaprakların birer birer sararışını izlemek,
Kalp bu esnada ne hisseder bilirmisin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!