Git söyle o dostuna, sana sitem etmesin
Âleme diş sırıtıp, bana cahil demesin
Tünemiş baykuş gibi, bağımda gül süzmesin
Pişmişi durduk yerde, kâlı yanar bilesin.
Gel bu sefer gitme
Sen de gitme,
Ne bulutun dolmasını
Ne yağmurun yağmasını
Nede güneşin doğmasını bekleyemem
Ellerimden ellerinin sıcaklığını alıp gitme!
Bu gece yağmurla yarışıyorum.
Koştuğum her sokağa adımı yazıyorum,
Sen düşmeden toprağa,
Ben orda mola veriyorum.
Hadi koş, hadi yağ, hadi ıslat beni.
Olmadı be gözlerim seyriyip durma
Bu gözler çok yol çekti ama gelen olmadı
Mevsim bahar oldu, dağlar çiçeğe doydu
Yaz başında eriyen karlar bendini buldu
Olmadı be gözlerim çağlayıp durma
Sevdiklerim benim yalanlarımdı,
Kalakaldım şimdi yol ortasında,
Ellerim koynumda, ayaklarım
Islak sokaklarda.
Kendimi bilmezce yapayalnız......
Yalpalayıp durdum, yol ortasında.
Kapandı kapılar, çekildi perdeler
Ayşe ninem, Fatma teyzem, gül bacım
Verin elinizi birlik olalım.
Düğünde bayramda her günümüzde,
Yaşanası bu dünyada kardeş olalım.
El uzatmayın kadının kimlik hakkına
Gitme, gitme güzel dost
Şirin uykularımı cellât etme boynuma
Yokluğuna alışsam da, tutuşsam da, yansam da
Beni koyma buralarda tek başıma
Sana Kırgın Değilim Havin
Yine Mevsim sonbahar
Buralarda yağmur yağıyor
Islandım.
Aklıma yüreğine sığınmak geldi
Bir aşkın anatomisi çizildi.
Yüzler çevrildi duvaradan yana
Gözler göz göze gelmesin diye.
Kerte vurulan duygular ayukka çıkmasın,
Yaşananlar unutulsun, izleri silinsin diye.
Yalvarırım aç kollarını aç toprak
Gül yüzlü yârimi sana getirdim.
Can sundum, gönül verdim
Gönülsüz açan çiçekti vakitsiz derdim
Al onu al koynuna o da senindir toprak.
doğum günün kutlu olsun can dosttum değerli hemşerim
ömrün bereketli olsun...
nice yıllara
SERHATLI