İmgeler dağınık
boz bulanık akıp gidiyor geceden
yüreğim eriyik bir metal olacak birazdan
sen sıcak yatağında beni düşlerken
ebabil kuşları uçacak
yarı saydam bir göğün altından
Dün gece
senin göz yaşlarından
tesbihler dizdim
ağaran saçımın her teline
ve tanrıya yalvardım
seni bana bağışlasın diye
Çocuklar getirir
kollarında seni bana
ve yollar aydınlanır...
daha bir güzel görünür gökyüzü
yaşam daha bir anlam kazanır
kuşlar ve erguvanlar da...
Yalan söyleyene
sevgi beslenmez
zaman
kahpe bir hançerse
çabuk geçer
yalnızlık ve üşümüşlük
Ve yollar...
Kırık Taşlar'ı gibi Heraklit'in
kafa tutar zamana
umursamadan uzar
uzar gider yazgısına...
04.04.2005
Nehir suyunu arıyor
akrep çölünü
şeytan meleğini arıyor
tanrı kulunu
beden ruhunu arıyor
kan damarını
Bazen yetmiyor acıları dindirmeye
bir çocuk bağırtısı bile
kızım gözüm özüm
yaşamımın çifte anlamı
döndür beni hayata
sıkı sıkıya bağla babanı
Yangın başlamadan önceydi...
kuşlar ve çiçekler vardı bu şehirde
gülen oynayan
elma şekeri yiyen çocuklar vardı
analar vardı...
doğmamış çocuklarına ninni biriktiren
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!