Çürümüş bedenime hapsettiğim
Esmer gözlerinle oturuyorsun
Tam karşımdasın
Ben de acılarla yoğrulan bu beyni
Yıllar önce senin bedenine sığdırmıştım
Gençtim daha hatta çocuktum
Saçları ölüm kokan kadınlar tanıdım
çürümüş yumurta gibi kokardı saçları
tarardım...
o kokularıyla sevdim onları
onlarsa öyle sevdiğim için sevdiler beni
sevginin karşılıksız karşı-olumuna
Bir adam getirdiler Ayasluğ'a
kollarından çivileyip tahtaya
çarmaha gerdiler deve üzerinde
sır vermedi ser verdi
Börklüce katledildi
on binler cenge hazırlanırken
Önce
gözlerinle başladı sürgünüm
ırmağın öte tarafına
Avar Nahara...
kavmim kadar kadim
ve yalnız
Adını ne zaman not düşmüşüm...hatırlamıyorum
zamanı umursamadığım bir günmüş...galiba
tam sekseniki sayfa önceymiş
tarih yok saat yok
sayfalar sararmadan
saçlarım ağarmada
Artık yeni şiirler yazmalıyım
Noktasız virgülsüz imlası bozuk
Tarihi belirsiz dip notlar düşmeden
Öyküsünü sadece bizim bildiğimiz
İki kişilik...
Artık yeni şiirler yazmalıyım
Tam da gözlerinin bittiği yerde başlıyor yaşam
gözlerinin bittiği yerde
nisan yağmurları...
zamanı umursamadan
ve dolu dizgin bir coşkuyla yağıyor
eskimiş bedenlerden
Ellerini sadece ellerini sevdiğim
vicdan azabı sevgililerim oldu
isimsiz çocuklarımın
günahlarımın ilk barınaklarıydı onlar
şimdi nerdeler hangi kayıp coğrafyada
hangi uzak iklimdeler ve ne yapıyorlar
Arta kalan düşlerinden
bir kadın yarat bana
ve al de o senin
senin o işte
beklemekten yorulduğun
düş tanrıça...
Şimdi bir şiirde
seni düşlerken
sokaklar bomboş
ayazında gecenin
başıboş köpekler
sarhoş adamlar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!