Susuzluktan yanmış toprak gibiyiz
Sarı bir hazanla gelir geceler
Boyunda günahlar kılıyor aciz
Elinde mizanla gelir geceler
İnsanın içinde karanlıklara
Hayat kavgasında yaralandım ben
Yarayı saranı unutma gönül
Kanadı yüreğim paralandım ben
Merhemi süreni unutma gönül
Dertleri kendime mesken kılmışım
Duygular sinede mısralar yarım
Defalarca öldüren kelimeler var
Fanideki diller edemez yardım
Şiire uymayan kafiyeler var
İki büklüm virgül kalmış arada
Gönlümdeki yarenimi
Hayırsız bir ele verdim
Geri kalan harmanımı
Hoyrat olan yele verdim
Onla geçen her bir ana
Hayat beraberce artık dokunmaz
İnsanlık çok naçar yalan dünyada
Birbirine gözler bile dokunmaz
Göz değince kaçar yalan dünyada
Binalar yaptılar nice baniler
Dünya tıklım tıklım insan kimsesiz
Her âdem bir âlem yalnız başına
Diller çeşit çeşit lisan kimsesiz
Sona kaldı yüklem yalnız başına
Sevdalar saklanır gelecek için
Tek söz yankılanır baki kubbede
Sözün sükûnete erdiği yerde
Bütünün tamamı tek bir habbede
Hikmetin anlamı verdiği yerde
Ateşi kuşatır koyu karanlık
Seni daha fazla sevmek isterdim
Ömür kısa gelir zaman yetmiyor
Gönül çığlığımı anlatsın derdim
Efkar ile çalan keman yetmiyor
Ruhu kavuruyor aşkın ateşi
Hocam gerçekten şiirleriniz çok hoş ne diyebilirim ki siz tek kelime ile süpersiniz...
seni tanımayanlar ne büyük bir hazineye kacırdıgının farkında degil.rabbim inşallah onlara da bu nimeti tattırır.