Onur BİLGE
Dağdaki son günlerim... Zaman son derece yavaş.. Hızla geçmesini de, en iyi şekilde değerlendirmeyi de istiyorum. O nedenle ilgi alanım olan tasavvufa ait notlarımı elden geçiriyor, bazı ayet, hadis ve evliya sözlerini okuyup, üzerinde derin derin düşünüyorum. Rabia, kadın erenlerden olduğu için ilk ilgimi çekenlerdendi. Ondan, Hasan Basri Hazretlerine geçtim. Bütün merakım; onların ne yapıp da ölümsüzlüğe imza attıkları...
Asırlar geçmiş... Kerbela Çölü yakınlarında, köle pazarında alınıp satılan insanların arasında, son derece fakir bir adamın kızı da varmış. Milyonlarca köle arasında bir köle...
Onur BİLGE
Virane’de, öğle yemeği sırasında, birinden birine atlayan düşünceler içindeyken, o sokakta oturan, alkolik ve gece hayatı olan birisiyle bir evlilik yapmış, eşinin kalp krizinden ölmesi nedeniyle iki erkek çocuğuyla dul kalmış, Feride isimli, Merinos Fabrikası’nda işçi olarak çalışan, yirmi dokuz yaşında, vaktinden önce omuzları çökmüş, adeta dünyadan elini eteğini çekmiş, ev ve iş arasındaki çarka kendisini kaptırmış, çok sevdiğimiz bir ablamız çıkageldi.
“Selam! .. Afiyet olsun, çocuklar! Kaynanam seviyormuş. Para vermiyor, o başka...” diye gülerek içeriye girdi. “Nasılsın, dede? Çocukları uyuttum da ‘Şöyle bir bakıvereyim, ne yapıyorlar? ’ diye geldim.” Define:
Buzulla kaplanan en son kışımda
Güneşi görmeden açtı gözlerin
Yorgun ve çaresiz her bakışımda
Karanlığıma nur saçtı gözlerin
Kalbimi yakarak gönlüme aktı
Söylediklerini kendin yaptın mı?
Yanlışlardan doğru yola saptın mı?
Yalansız, riyasız teslimiyetle
Allah’a kul olup, Ona taptın mı?
Bu bir delilikti, sona bıraktım
Dünyayı ve seni, sana bıraktım.
Elimin tersiyle itip, her şeyi
Sığındım Allah’a, O’na bıraktım!
Seni hatırlamak harika bir şey
Suya kanmak gibi kurak günlerde
Seni görmek duymak düşünmek her şey
Renkler de sesler de buruk günler de
Susamak susamak kanmak yeniden
Bu aşk değil işkence
Ağır çekim intihar
Unutmak istedikçe
Geçmişe dönmekteyim
İşkenceden de beter
Artık gerekmiyor kafiye, vezin...
Alın sözcükleri, sıraya dizin.
Ne iç ahenk, ne dış; sanki düzyazı...
Övün, ya da ayakaltında ezin.
Sevgi biriktirdim, aşkla dağladım
Gün yanığı gibi acır, yüreğim.
Kaç gece sabaha kadar ağladım
Senden başka biri değil, ereğim.
Yokluk kapısı dar, girmesi zordur
'Benim! Ben! ' diyorsun, senden habersiz...
Çıkar sırtından, at; ateştir, kordur!
Benlik giysisinde, tenden habersiz...
Bir hayatı bir kaç mısraya sığdırmış Onur Bilge Hanım. Tebrikler.
Onur beyi henüz yeni tanıdım şahsen tanımıyorum antolojiden tanıdım iyikide tanıdım.
Kendimce bir karar aldım her gün bir şirini okuyacağım tabi bu arada ben şiirlerini okuyana kadar şiirleri burda olursa. ALLAHA EMANET OLSUN....
O Bir Seven O Bir Gönül Dostu
Bütün Dostlar Güzel Hatıralar Hatırlatsın
Beni Size Sizi Bana Ölürsek Bir Fatiha
Ölmez İsek Hepimiz Hepimize Ebedi Hatıra