Onur Bilge Şiirleri - Şair Onur Bilge

Onur Bilge

Saçların sim seli; ateş, gözlerin...
Nasıl yandığımı, alev evde gör! ..
Suskun dağlarımda yankı, sözlerin...
Aşkın esareti neymiş, sev de gör!

Devamını Oku
Onur Bilge

Bir sevgi kırımı bu, kıyasıya! ..
Özden kopan, söze döndürülüyor.
İçimde yangınlar, çıldırasıya
Kadar alevlenip, söndürülüyor! ..

Devamını Oku
Onur Bilge

Türkçe’ye isyankâr sözcüklerle de
Konuşur insanlar birbirleriyle
Sükûttan oluşan sözcüklerle de
Kavgalar edilir, birileriyle.

Devamını Oku
Onur Bilge

Gözler bulut bulut, yaşlar sağanak...
Beynime dayalı namlu gibisin!
Başıma yağıyor taşlar, sağanak...
Davayı kazanmış suçlu gibisin!

Devamını Oku
Onur Bilge

İçi kırış kıyamet! .. Mezarlıklar taşmıyor!
Tonlarca kemik ve et... Gafil, hâlâ şaşmıyor.
Oturup, düşünsene, kabirlerde neler var?
Ne yaptın, bunca sene? Son ev, daracık mezar!

Devamını Oku
Onur Bilge

Nerde çılgın baharları müjdeleyen kelebekler
Yeşilliklerin yârları renk renk açılan çiçekler
Kim bilir kaç kişi bekler sonbaharında son kışı
Nefesi nefese ekler gam dolarken içi dışı

Devamını Oku
Onur Bilge

Herkes cesedini yüklenmiş, gezer
Deli gömleğinde ruh, bunalımda...
Beden, cehennemi uzaktan sezer
Şeytan gülümsüyor, her bir yalımda! ..

Devamını Oku
Onur Bilge

Sen hep düşüncemin üst noktası ol
En büyük sevgiye sinme bir tanem
Tüm güzelliklerin tek kıstası ol
Aleinlâneye inme bir tanem

Bir kulu araya eyleme perde

Devamını Oku
Onur Bilge

Onur BİLGE

Benden önce yazanların eserlerini okuyarak yetişmeye çalışıyorum ve bir yandan da benden sonrakilerin okuması için yazıyorum. Belki böylece, edebiyattan aldıklarımı yerine koymuş olurum. Yazdıklarından faydalandığım kişilerin de üzerimde hakları var, beni yetiştirmekte olan Ülkemin de... Belki bu şekilde ödeşmiş oluruz.

Harun Reşit veziriyle tebdili kıyafet, şehri dolaşmaya çıkmış. Bahçesinde hurma fidanları dikmekte olan yaşlı bir adam görmüş. Herhangi biri gibi selam vermiş ve diktiği fidanlarının ne zaman meyve vermeye başlayacağını sormuş. Adam:

Devamını Oku
Onur Bilge

Onur BİLGE

Aslında çok şey istememiştim hayattan ve senden Aysima. Korkunç yalnızlığımda; yakın arkadaşlık, biraz dostluk, çokça sevgi, o kadar. Şöyle adam gibi yarenlik etmek, bir yerde karşılaşmak belki ayda yılda bir, yol boyu yürümek yan yana, ellerimiz ceplerimizde olsa da. Yorulunca, oturup çay içmek bir kır kahvesinde ve konuşmak, havadan sudan olsa da. Biraz saçma sapan biraz komik, en çok duygusal ve tabi ki romantik. Dama oynamak ya da... Fakat cıvıl cıvıl mutlaka...

Aslında bilgim yoktu hakkında, sana karşı en küçük bir sevgim de ilgim de. Sen, hiç ummadığım bir anda, kendiliğinden geldin, aniden geliverdin! Davetsizce, habersizce, sessizce... Sevdanın ayak seslerini bile duymadım, Aysima. Ansızın içimde bitiverdin inmece iniverdin! Bana yepyeni el değmemiş, mutlu ve huzurlu bir dünya verdin. Hoş geldin!

Devamını Oku