tan ağarır gün kavuşur
rengi dökülür sokağın
turuncu yalnızlıklar tutuşur
çürür yenilgilere bakarken bakışlar
yorgundur etimiz
bezirgan in dişinde
Alnımıza çakılırken figüranı bol sıva
Kadınlar kendini devşirir tencere tava
Sofistike ses geliyor
Hep aynı hava
Sürülerle penguen mevsimi
Gökten zembille mi indi acaba
Dalkavuk apoletli gidiyor zaman
saltanat kemirgen kemirir etimi
şakşakçılar toplaşmış karanlık bir uluma
sömürünün itimi
kula kulluk edenler
ve pusuda ağlamaklı kardelen çiçekleri
aydınlık zalimin elinde böcek
halkın karşısına geçmiş köçek
diyor ki bir ayran ver de içek
kendimizden geçek
böyle adam ederiz milleti
karanlıkta gelip
konuştu fikrine gem vurdun
konuştu kendini kul gördün
konuştu kefen gördün
konuştu
o konuştukça sen sussun
ne cennetin kaldı ne etin
Cehennem çığlığıyla geliyor
Kan içinde eller
Bir kimliği var
Karanlığın deminde zulmün konserini dinler
Ve dünya dönüyor
Dövülür ışıklar ardında sarışın yosma
korku ve zehir
sözcükler çürümüş
kenevire dönmüş şehir
anlatamıyorum kendimi
içimde ciğersiz prometheusa
on ekim gibi düşüyorum
televizyonda akşam bülteni
yine kan
yine trafik
yine bomba
yine ırak
yine şark
Gök kubbe altında yoksulluk çizilir
Adresi belirsiz vahşi dişlerle
Bombalar düşer tarihin aç sayfalarına
Rodrigonun koncertosunuda bakir keman
İşkenceler de pablonun gözlerini taşır notalar
Bombalar düşer Tarihin aç sayfalarına
Her günümüz böyle başlıyor
Sahtekar gazeteler
Kundakci yazılar
Kör okuyucular
Unutmak iistenen adlari insanlarin
Unutulması gereken insanlar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!