İnsan buruk bir haykırışla
Gelir bu köhne dünyaya...
Hüznün binbir yüzü yansır ruhuna.
Tatmamak mümkün mü böyle bir acıyı,
Ruhundaki hüzün büyür bedeniyle birlikte
Beslenir yüreğini dağlayan gözyaşlarıyla.
Hayat okyanusunda
Ömür sandalımız
Duygularımızın rüzgarıyla
Uğrar bir çok limana ,
Her limandan ruhumuza
Birer anı kalır.
Bazı insanlar var ki
Kendilerini dev aynasında görürler
İki kitap okuyup,iki kelime ezberleyince
Entel olduklarını sanırlar kendilerince
Bir de etraflarına toplanınca birkaç zenne
Artık değmeyin keyiflerine…
Yıl ikibin onaltı
Aylardan Eylül..
Günlerdense Cuma.
Yine bitti koskoca bir hafta.
Biten sadece hafta mı
Yoksa takvimdeki sayfalar mı
Göçmen kuşlar gibi
Soğuk yalnızlık iklimini
Terk ederek…
Güneşi kıskandıracak
Sıcaklıkta…
I do not have time
To live longer.
Because
My life is over
And…
The game over,
Ömrümün sonbaharında
Anılarımın tomurcuklarını
Koparıyorum teker teker
Kuruyan hayat ağacımın dallarından…
Her akşam
Bir gün aniden
Rüya gördüm uyanıkken
Çaresiz karanlığımın içinden
Bir el uzandı birden
Kimsin bile diyemeden
Duygulu şiirleriniz ..duygulandrıyor...kelimeler dogru yere geldiginde ..tebrikler
canım arkadaşım şiirlerini okudum hepsi çok güzel ve duygu dolu ama artık şu ölüm temasını satırlarından ve yaşamından artık silsen diyorum ve seni öpüyorum nurten