Dün
yaz bitti canım,
sana dokunabilmenin arzusu,
bir ömür sürdü.
Dün gün bitti canım,
uykular ve hayallerde.
Kaç yüz yıl oldu baba
Babalar ağlıyor.
İz kalıyor göz bebeklerinde
Ve annelerin yüreklerinde
Kaç yüz yıl oldu baba
Gözleri yol gözlüyor babaların
yıllar oldu bekliyorum
dön artık dön
rüyalarda olmaz
seni görmek istiyorum
ne gecekondular kaldı bu şehirde
ne ağaçlar yollar bıraktığın gibi
Beni çıplak seyrettin
Anahtar deliğinden
Ayıplarımı gördün
Ve mahremlerimi
Oysa ben
Günahlarımla
Gözlerine takılmışım
Fırtınalarda
Kuru bir çalıya tutunur gibi
Gözlerinin serinliğine sığınmışım
Dünyamda yarattığın cehennemlerden kaçıp
Fırtınalar estirdin
Biliyorum
Bunca yıl sonra
Gülecekler ardımdan
Ama bilmiyorlar seni beklediğimi
Bende aldırmıyorum
Biliyorum
ıkına ıkına ağır adımlarla
düz yolda zor yürüyor
her halinden yılların
yorgunluğu okunuyor
hayalleri vardı onunda
Şiirler okunur hasret kokan
Hıçkırık göz yaşı dolu şiirler
Yüreklere ateşyakan
Kimi ayrılığa kimi aşka
Kimi zalimlere isyan şiirler
Ölüm korkusu sarmış mısraları
Bir sızı var derininde yüreğimin
Lime, lime doğruyor her yanımı
Bir sızı var derininde yüreğimin
İnim, inim inletiyor her yanımı
Bakmayın siz profilindeki o mütevazi ve sade tanımlamaya...
O Devlet Memuru bir babanın yaşayan ikinci fakat, doğan bilmem kaçıncı çocuğuydu...Hayata 3-0 yenik başlamıştı...Daha çocukluğunda herkes anasının sütünü emip sağlıklı bir büyüme dönemi geçirirken, şairimiz ondan bile nasibini alamamış ...