Şair daima âşıktır. Bu yüzden her şey, sonuçta aşk ile görünür.Allah aşkı, Vatan aşkı,Devlet aşkı,Bayrak aşkı,Millet aşkı Cân aşkı,cânân aşkı,yâr aşkı...
Maşuk'u hiç bir âşık, ne elle tutar ,ne de gözle görür.Bazen,cefânın, dert ve belânın temsilcisidir.Bazen âşık, aşkı ile düştüğü derde kendisinden derman bekleyen bir hasta, maşuk ise, bu hastalığın muhtaç olduğu çareyi elinde tutan tabip hüviyetini alır.
Semâlara yatan şehla düşümde
Uyansın sabahlar uyansın artık
Rüzgâr çekiştirme yorgun aklımı
Yaprak sarısında yaşadım onu
Soğuklar hazâna dayanaklı mı
Ben gibi hissedip üşüdüm onu
Binlerce kez, gece,yüreğe düştü
Sevgi ;
Yeryüzünün derunî genişliğinde
emerek ayışığını,ardına bakmadan
göklerden salınan kehkeşan döşeli görklü yollarda
bazen deli taylarla,
bazen de yolcusu olmayan yollarda
Bilmem,neyi arayıp, neleri buldum sende
Amma bildiğim tek şey; mübtelâ sevdim seni
Bu acının zehrine sular kattım desen de
Dermanım zehir deyip,ben...illâ sevdim seni
...Gönlüme söz geçirdim ve hattâ övdüm seni
Âleme gülşenken nasıl eğildim
Gül cemâlim öldü diye söyleyin
Gücüm yetmedi ki böyle değildim
Felek çarkı deldi diye söyleyin
Naif canım neden tez yaralandı?
Fenâ zaman içindeyim
Kendimi zor tutuyorum
Doğruluğun suçundayım
Dışa zehir atıyorum
Kimi hırsız kimi alçak
Sessizlik gel dedi yollara düştüm
Asuman berraktı, coşarak geldim
Bir mavi gecede yellere düştüm
Hece rüzgârından taşarak geldim
Gökyüzü bu gece ağlıyor mu ne
Bana; ağıtları duyma diyorlar
Tezene, telleri dağlıyor mu ne
Kahırlı sazlara değme diyorlar
Dinlemedim...koştum bir bilmeceye
Malazgirt sesini nerde duyarsam
Semâyı, zırhlanıp kırıyor gece
Debdebeli sözü,kalkan sayarsam
Dilimde şahlanıp arıyor gece
Aklıma düşenler tarih sesi mi
Hakikâti yok sayan zümrelere kinim var
Şükür eden her kula bilinir ki Hakk'tır yâr
Kudretin heybetini yaratılan söylüyor
Hakk'tan umut kesenler şerefini neyliyor
HOCAM SİTEMİZ KAYIP OLDU...